Dolar
ABD Doları 32.4507
Euro
Euro 34.8293
Sterling
Sterling 40.7962
Altın
Altın 2438.6703
BOLU HAFİF SAĞANAK YAĞIŞLI
11,1
HAFİF SAĞANAK YAĞIŞLI

Sertaç GÜNAY

Sertaç GÜNAY (İnşaat Mühendisi-Müteahhit)

 

Doğum: 1984
Bolu

Okul: Bolu Özel Gürtan İlkokulu, Bolu İzzet
Baysal Anadolu Lisesi, Ankara Atatürk Anadolu Lisesi, İstanbul Kültür
Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü, Bolu
Abant İzzet Baysal Üniversitesi İşletme Yüksek Lisans bitti, Doktora devam
ediyor…

Meslek: İnşaat
Mühendisi

Bulunduğu görevler: İnşaat Mühendisleri Bolu Şube Odası üyeliği, Bolu
Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) üyeliği, Bolu Genç İşadamları Derneği (BOGİAD)
Yönetim Kurulu üyeliği, Bir dönem Demokrat Parti İlçe Yönetim Kurulu üyeliği,
Bolu Off Road Kulübü üyesi… 

 

HAYATI DOLU DOLU YAŞAYAN BİR MÜHENDİS

 

Başarılı bir eğitim hayatı geçirdi…

İnşaat Mühendisi oldu, yüksek lisansını tamamladı,
doktorasını tamamlamaya çalışıyor…

Ortaokul, lise dönemlerinde yedi yıl lisanslı
yüzücülük yaptı…

Üniversite döneminde girdiği proje yarışmasında Türkiye
üçüncüsü olarak büyük bir başarıya imza attı…

Bolu’da inşaat mühendisliği yapıyor ama proje ofisi
yok. Hatta müteahhitlikte yapıyor…

Off road yapmayı, motosiklet kullanmayı çok seviyor…

Sosyal olmayı, insanlarla konuşmayı ve gezmeyi seveni
başarılı bir mühendis Sertaç Günay’ın hayat hikayesi…

 


































1984
yılında Bolu’da doğdu Sertaç Günay. Özel Gürtan İlkokulunda okuduktan sonra
İzzet Baysal Anadolu Lisesinde devam etti eğitimine. Deprem zamanı ise yaklaşık
bir sene Ankara’da kaldı ailesiyle. Orada Atatürk Anadolu Lisesine gitti. Peşi
sıra, İstanbul Kültür Üniversitesi İnşaat Mühendisliği okudu. Ondan sonra Anadolu
Üniversitesi İşletme bölümünü bitirdi. Sonra da Bolu Abant İzzet Baysal
Üniversitesinde İşletme bölümünde yüksek lisans yaptı. C sınıfı iş güvenliği
uzmanlığı da alan Sertaç Günay, şu an yine doktora öğrencisi olarak eğitim
hayatına devam ediyor. Bolu’nun genç ve başarılı mühendislerinden Sertaç Günay
hayat hikayesini şöyle özetliyor; 

Çocukluk Fotoğrafları

Çocukluğumuzdan
beri biz esnaf olduğumuz için okul çıkışlarında forma ile bile gelir dükkanda
dururduk. Buralarda geçti hep. Bizim dükkanımız caddedeydi, İzzet Baysal
Caddesinde. Ondan öncesinde annem Orman İşletme Müdürlüğünde memurdu. Orada
sosyal işler şefliği yapıyordu. Annem babam çalıştığı için biz genellikle
ilkokula kadar dede ile anane büyüttü. Onlar da Gölyüzünde oturuyordu. Şu an
mevcutta yeni inşaat yaptığım yerde oturuyorum bende. Yine aynı yerdeyiz, o
zamanlar iki katlı bahçeli bir evdi orası. Bir erkek kardeşim var o da
İstanbul’da avukat. Onla beraber bahçede geçti çocukluğumuz.

OKUL HAYATI

Ortaokul
lise döneminde yüzme ile uğraştım ben 7 sene lisanslı yüzücülük yaptım. En çok
uğraştığım en severek yaptığım da oydu. Öğretmenlerin yaramaz olduğunu bilip
yine de sevdiği öğrenciler vardır onlardandım. Kötü değildim, uyarı, disiplin
cezası hiç almadım ama çok efendi bir çocuk da değildim. Arkadaş çevrem de
genişti. Genelde yaşça büyük arkadaşlarım da çoktu, onlar da buradalar hala
görüşürüz.

TÜRKİYE ÜÇÜNCÜSÜ
OLDU












Ben
inşaat mühendisliği okudum. Çelik köprü yarışmaları olurdu bizde. Orada bir
Türkiye üçüncülüğüm vardı. Kendi tasarladığımız bir çelik köprüyü asma da
olabiliyordu, bunların projesini, maketini, fiilen 3 – 4 kişi projesini
yapanlar, en kısa zamanda kurulumunu yapar. Sonra testleri yapılıyor, başarılı
olursan ona göre bir derece alıyorsun. Ben özel üniversitede okudum. Ondan
kaynaklı da arkadaşlarımın hepsi ya büyük müteahhitlerdi, Türkiye genelindeki,
onların çocuklarıydı, inşaat okuyanlar. Yada çevre illerden yada, bu tarz
şeylerde ön planlarda olanlardı. Farklı bir ortam oluştu. Şans eseri, bir üst
dönem çok şımarıktı, alt dönemim çok pısırıktı, ben en güzel döneme denk geldim
kendi adıma. Çok güzel arkadaşlıklarım oldu, çoğu ile hala görüşüyorum. Bana
kafa olarak da yakın arkadaşlarım hepsi. İstanbul’da üniversite hayatım
eğlenceliydi. 

Okul Fotoğrafları

BABASINA YARDIM
EDİYOR

Babamlar
9 kardeşler. Burada en bilinen üç kardeşi, büyük amcam Kamil, küçük amcam Zeki,
babamla yıllarca beraberlerdi. Sonrasında ayrıldık. O zamanlar ticaret odası
yok tabi, Bolu’da belediyeye kayıtlı yedinci esnaf. Dedemin Bolu’daki
esnaflığından beri bu işlerle uğraşıyorlar. Rahmetli dedemi ben pek görmedim,
ben doğduğumda dedem vefat etmişti. Sonrasında amcamlarla beraberdik, sonra
herkes kendi işyerini açtı. Ben de kendimi bildim bileli dükkandayım.

MÜHENDİSLİK YAPIYOR

İnşaat
mühendisliği yapıyorum ama bir proje ofisim yok. Kendim aynı zamanda
müteahhitlik de yapıyorum bitirdiğim iki tane binam var şu an. Kendi şantiye
şefliğimi de kendim yapıyorum. Dışarı şantiye şefliği, danışmanlık hizmeti
veriyorum ama projecilik yapmıyorum.

YOĞUN ÇALIŞIYOR














Amcamlarla
bir ayrılık durumumuz olduğu zaman babamın yalnız başına olmaması gerekiyordu.
Kardeşim İstanbul’da kalmayı tercih etti. Birimizden birimizin burada olması
gerekti. Beni çok fazla kendi mesleğimden uzaklaştırmadı. Müteahhitlik de
yaptığım için çok fazla uzak kalmıyorum ama zaman sıkıntımız var. Haftanın 6
günü dükkandayız, sabah 8 akşam 8. Öyle olunca da diğer işlerle beraber
dağılması zor oluyor. Bunun içine bir de proje girmiş olsa, yetişemeyeceğiz. 

İş Fotoğrafları

AİLE HAYATI

Annem
de babam da Marmara İşletme mezunu. Annem bir de Ankara Üniversitesi Turizm
Otelcilik mezunu. O da iki üniversite okumuş. Annem burada Orman İşletme
Müdürlüğünde işçi sosyal işler şefiydi, deprem zamanında Ankara’da müdürlük
aldı. Peşi sıra da emekli oldu. Babam da emekliliğini doldurdu ama esnaf olunca
devam ediyor. Erkek kardeşim var 1986 doğumlu avukat o da. O da İstanbul’da
okudu, okuduktan sonra yüksek lisans için de orada kaldı. Amerika’ya gitti
geldi. Onlardaki iş kolları bizden farklı. Uzmanlaştıkları alana göre farklı
branşları oluyor. Şirket evliliklerin bakıyor, marka avukatlığı yapıyor.
Buradaki potansiyel onun için yok denecek kadar az. Öyle olunca da orada
kalmayı tercih etti. O bekar. Ben evlendim, çocuk yolda, inşallah 5 aya kadar onu
da kucağımıza alacağız. Evleneli de 4 sene oldu. 4 Ekim 2015’te eşimle çok
severek evlendik. Sonra da evlilik sonrasında hayat standarda döndü. Eşim
piyano öğretmeni, burada üniversitede de ders verdi. Ondan önce özel bir okulda
çalışıyordu. Şimdi kendi öğrencileri var, kendi bürosunda ders veriyor. O da
işini çok seviyor ama Bolu’da o da sıkılıyor. Kendi mesleğine göre kendine çok
fazla potansiyel bulamadığı için.

STK’LAR








İnşaat
mühendisleri odasının zaten üyesiyim. Buradaki toplantılarına olabildiğince
katılıyorum. Ticaret odası kaydım var, STK olarak ilgilenebildiğim,
BOGİAD’dayım, yönetimdeyim. Haricinde çok fazla bir şeyim yok. Siyasi olarak
bir dönem Demokrat Partide ilçe yönetiminde çalıştım. Sonrasında siyaset de
kalmadı. Şu an esnaflıktan da kaynaklı. 

Aile Fotoğrafları

OFF ROAD VE
MOTOSİKLET TUTKUNU

Sporla
ilgili yaptığım yüzücülükle ilgili olimpiyatlar haricinde çok yüzme yarışı
göremiyoruz gerçi. Futbolla alakam yok, Beşiktaşlıyım ama kadroyu say desen üç
kişi sayarım çok fazla takip edemiyorum. Bir Pazar günüm var. Pazar günü de,
Bolu Offroad kulübüne üyeyim. Bolu Motors diye bir motosiklet ekibimiz var.
Motosikleti de seviyorum. Zaman ayırmakla alakalı olabildiğince turlara
katılıyorum. Bir Amerikan arabam var, kendi aramızdaki turlarla geziyoruz.
Allah başka dert vermesin dedikleri gibi bir Amerikan kullanıcısıyım. Fırsat
buldukça gezilere çıkıyoruz. Motosikletle geziyorum, Pazar günleri genellikle
günübirlik oluyor ama çevre illere gidip geliyorum.

SOSYAL OLMAYI
SEVİYOR

Çok
kolay sinirlenmem ama sinirlendiğimde gözüm bir şeyi görmüyor. Genelde sakin
bir insanım ama yaşlandıkça geçiyor. Üniversiteyi bitirip Bolu’ya geldiğimde
bir değnek verin dünyayı yerinden oynatayım modundaydım ama şu an vinç versen
cesaret bulamıyorum. Yaşlandıkça insan korkuyor demeyelim ama risk almaya biraz
daha çekinir oluyor. Evlenince gözü karalığını yitiriyorsun artık daha fazla,
hem eşinle ilgili hem kendinle ilgili düşünüyorsun. Çok fazla faktör giriyor
işin içine o da seni geri planda kalmaya itiyor. Genelde sosyal olmayı
insanlarla konuşmayı gezmeyi çok seviyorum ama imkanlar bu kadar olunca böyle
oluyor.

HEDEFLERİ














Kafamda
ticari planlar var, ama hep erteliyoruz. Mevcut zaman da pek imkan vermiyor
ekonomik kriz var. BOGİAD olarak da, bunlarla ilgili altından kalkamayacağımız
projeleri beraber de yapmak istiyoruz, onlarla da görüşüyoruz bu aralar
aktifiz. İlk planda Allah nasip ederse bu yaz ufaklığı kucağımıza almayı
planlıyorum. Sonrasında zaten Allah ne gösterirse, öyle gidecek. Ondan sonra
kartları o dağıtacak. Hepimizin içinde bastırdığı şeyler var tabi ama şartlar
ne olur bilemem. İlla ki dünyayı gezeceğim, diye bir düşünce yok kafamda. Bolu
soğuk olmasından kaynaklı benim soğukla pek aram yok. İklimine çok katlanamasam
da Bolu’da yaşamayı planlıyorum tabi ki. Gidip de başka bir yere düzen kurmak,
yeni insanlarla tanışmak zor. Son 5 – 6 yılda Bolu büyüdü, yine de caddeye
çıktığında, tanıdığın insanları görmek güzel bir şey. Biz Bolu’da büyük bir
evde oturan koca bir aile gibiyiz aslında. Öyle olunca da her zaman görmediğin
insanları başka bir işin peşinden giderken de karşılaşıp halini hatırını sormak
güzel bir şey. Bunu ben büyük illerde yaşayabileceğimi zannetmiyorum. Buradaki
samimiyet oradakiler gibi olmayacak, çünkü oralarda çok yalan dolan işler de
dönüyor. İnsanlar maskelerle geziyor, Bolu’nun güzel yanlarından biri de o
aslında. Yine Bolu’da olmak isterim tabi ama merkezden uzak bir müstakil bir
evde oturmayı da düşünüyorum. Onlar da hep komşularla olacak işler. O da benim
kafamdaki insanları ikna etmemle olacak. Düşünce var, proje var ama yeni
maliyetlerle insanların alım güçleri de eskisi gibi değil nasıl olur
bilemiyorum. Bolu’ya ilk geldiğimde gençlikten kaynaklı büyük hayaller vardı.
Yavaş yavaş, şimdiki pozisyon itibariyle, şimdi en azından benim gibi
üniversite dönüşü Bolu’ya gelmiş, içinde ufak çomakla dünyayı yerinden
oynatmayı isteyen ama çevresinden destek göremeyen, maddi şartlarından ötürü
bir şeye cesaret edemeyen arkadaşlarla da bir araya gelip, BOGİAD olarak bizim
göremediğimiz yakalayamadığımız şeyi onlar yakalayabilirse onları desteklemek,
artık biraz abilik yapacak döneme kaydık gibi. 

Siyasi ve Sivil Toplum Kuruluşlarındaki Fotoğrafları

Boludabolu Avatar
BoludaBolu
24 Şubat 2019
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir