- İlçe: merkez
Alper Altuntaş (Altuntaş İnşaat Sahibi)
Doğum: 1976 Ankara
Okul: Bolu Gazipaşa İlköğretim
Okulu, Bolu 50. Yıl Ortaokulu, Bolu Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Bölümü,
Kayseri Erciyes Üniversitesi Elektrik Bölümü
Meslek: Müteahhit
Bulunduğu görevler: Kızılay
Üyeliği, Boluspor Üyeliği
Cesaret dedikleri bu olsa gerek
Bolu’da 1+1 dairelerin oldukça revaçta olduğu bir
dönem.
Arçelik Fabrikasında çalışan bir genç, daire almak
isterken karşısına çıkan fırsatı değerlendiriyor, bir yerine iki daire alıyor.
Aldığı dairenin yapım aşamasını sonuna kadar takip
ediyor. Sonra ‘bende bu işi yapabilirim’ diyerek başlıyor araştırmaya.
Girişimcilik ruhuyla aldığı daireleri satıyor,
üzerine katarak büyütüyor işleri.
Birçok arkadaşının ‘deli cesareti’ olarak
adlandırdığı kendine olan özgüveni ile şimdi gençlere örnek olacak bir başarıya
imza atıyor.
Bolu’nun genç ve başarılı müteahhitlerinden Alper
Altuntaş’ın soluksuz okuyacağınız hayat hikayesi…
1976
yılında, ailesi doğum için Ankara’ya gidiyor ve Alper Altuntaş dünyaya geliyor.
Asıl kökeni Isparta olan Altuntaş ailesi 1940’lı yıllarda Ankara’ya oradan da
Bolu’ya göç etmiş. Bayındırlık ve İskan Müdürlüğü’nden emekli İbrahim (Şakacı
İbrahim)-Fatma Altuntaş çiftinin ilk çocukları olarak doğan Alper Altuntaş’ın
kardeşi Alpay Altuntaş ise Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda Gıda Kontrolörü
olarak çalışıyor.
Sırasıyla
Gazipaşa İlkokulu, 50. Yıl Ortaokulu, Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Bölümü,
Kayseri Erciyes Üniversitesi Elektrik Bölümünden mezun olan Alper Altuntaş, üniversiteyi
bitirdikten sonra kısa bir süre Organize Sanayi Bölgesinde Tansel Elektrik
Fabrikasında laboratuvar şefi olarak çalışıyor. Daha sonra Çanakkale’de uzun
dönem vatani görevini yerine getiren Altuntaş, Arçelik Fabrikasında çalışmaya
başlıyor. 2008 yılında Özlem Altuntaş ile hayatını birleştiren biri 8, diğeri 3
yaşında iki oğlu olan Alper Altuntaş hayat hikayesini şu şekilde özetliyor:
KÜÇÜKKEN
ÇEKİRDEK SATMAK İSTEDİ
Annem
ve babam sağ olsunlar bize bir eksiklik göstermediler. Ben çocukken bile bir şeyler
alıp satmak nasıl olur diye hep düşünürdüm. Bir gün panayırda bir yerde
çekirdek satmayı istedim. Küçük bir kutu buldum, içine bir miktar çekirdek
koydum. Evden aldığım cam bardakla çekirdek satmak istedim ama olmadı. Lunaparkın
girişine oturdum ama sağda solda her yer çekirdekçi dolu. Küçüğüm ve bilmiyorum
tabi. Dolayısıyla orada bana çekirdek sattırmadılar. İlk günümde çekirdek
tezgahımı devirdiler.
İŞTE CESARET
Okul
hayatım bittikten sonra askere gitmeden önce Tansel Elektrik Fabrikasında laboratuvar
şefi olarak çalıştım. Askerden gelince de Arçelik’te işe başladım. Nur içinde
yatsın, Adnan Tüfekçi’nin büyük emeği vardır üzerimde. Orada 12 sene çalıştım.
Daha sonra onun da müsaadesini alarak ticarete başlamak istedim. İnşaat
sektörüne girdim. Aslında aklımda yoktu. Bir ata mesleği değil, yol gösteren
yok, ilgi alakanız yok sektöre karşı. Arçelik’te çalışırken, eşim de öğretmen
düğün sonrası 1+1 ev almak istedik. Cici Taksinin yanında bir ev aldık. O zaman
ilk kez Armağan Çatladı yapmıştı 1+1. Beni yönlendiren o olmuştur. Bana ‘neden
bir tane alıyorsun, yatırım amaçlı düşün iki tane al’ dedi. Birini de kiraya
verdik falan. 1+1 daireler iyi gelir getirmeye başladı Bolu’da. Evi inşaat halinde
almıştık. Her hafta gidiyordum. Tuğla kokusu falan derken bulaşmaya başladı
bana. İki evi de kiraya verdik. Emlak fiyatları artmaya başlayınca bu evler
değerlendi. -Bende bu işi yapabilir miyim- diye yola çıktım ve başladım. Sermayeyi
birleştirdik, annem babam sağ olsun. Alpagut’ta yer aldık inşaat yapmaya başladık.
4 yıl oldu ve çok şükür 8 proje bitirmişiz. Çok hırslı biriyim. Benim zamanında
gösterdiğim cesareti şimdi başkası yapayım dese yapma derim. Ben işin mutfağına
girerek başladım bu işe. İlk
inşaatımda inşaatın sahibi de amelesi de bendim. Kalıpçıyla kalıp çaktım,
duvarcıyla duvar yaptım. Hiç gocunmadım, yine yaparım ama zamanım yetmiyor.
İşin mutfağına kendim girdim.
“MÜŞTERİMİZİ
MEMNUN EDELİM O BİZE YETER”
Bizim
işle ilgili hedefimiz; holdingleşme falan gibi değil. Biz sadece müşterimizi
memnun edelim. Fazla açılmadan, fazla iş yükünün altına girmeden çalışalım
istiyoruz. Senede 200-300 daire yapalım da bir şekilde daha fazla para kazanalım
gibi bir düşüncemiz yok. Bizim şuan da senelik 40-50 dairelik iş kapasitemiz
var onun üzerine de çıkmıyoruz. Benim için arkadaşlık, dostluk çok önemli. Para
en son planda.
“HER GÜN YENİ
ŞEYLER ÖĞRENİYORUM”
İnşaat
sektöründe buralara gelebileceğim hiç aklımda yoktu. Ben 5-6 sene öncesine kadar
Arçelik’te maaşlı çalışan biriydim. Benim yakın arkadaşlarım benim cesaretimi ‘deli
cesareti’ olarak nitelendirdi. Ama ben ailemin güvenini kazanmışım, çok destek
oldular. Allaha şükürler olsun. Ben tam olarak bu işin ustasıyım demiyorum. Her
gün yeni bir şeyler öğrenmem gerekiyor.
EN BÜYÜK HOBİSİ
FUTBOL
Ben
Selçuk Sanbay döneminde Boluspor alt yapısında Bahadır Kıyak, Bülent Biçer gibi
isimlerle beraber alt yapıda futbol oynadım. Onlar devam ettiler ama ben bir
şekilde bıraktım. Futbolu severim Boluspor’u deplasman maçlarında bile takip
ederim. En büyük hobim futboldur. Küçükken balık tutma merakım da vardı.
Geceleri Abant’a gider balık tutardık. Babamla birlikte Bolu’da balık tutmak
için gitmediğimiz su birikintisi kalmamıştır.
“ALLAH’TAN BAŞKA
KİMSEDEN KORKMUYORUM”
Hepimiz
Müslümanız, hepimizin bir inancı var. Allah’tan başka kimseden korkmuyorum.
Başımıza bir kötülükte gelse Allah’tandır. Bu dünyanın gelip geçici olduğunu
esas varacağımız yerin ahiret olduğunu bilerek yaşıyorum. Ailemin,
sevdiklerimin başına bir kötülük gelmemesi için dua ediyorum.
