FETÖ DAVALARINDA 4
KİŞİNİN YARGILANMASINA DEVAM EDİLDİ
Bolu’da FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında görülen 3 farklı
davada, 2 kişinin yargılanmasına başlanırken, 4 kişinin yargılanmasına devam
edildi.
“Mor Beyin” mağduru olduğu iddia edilen bir sanık
beraat etti
Bolu’da Fetullahçı
Terör Örgütü/Paralel Devlet yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturmaları kapsamında
haklarında dava açılan 2 kişinin yargılanmasına başlanırken, 4 kişinin
yargılanmasına devam edildi.
Bolu Ağır Ceza mahkemesinde görülen 3 ayrı duruşmaya,
tutuklu sanıklar Nurettin Zencirli ve Abdülkadir Odacı ile tutuksuz sanıklar
A.G, N.I, K.A, O.A. ve avukatları ile yakınları katıldı.
15 Temmuz darbe girişiminden sonra Diyanet İşleri Başkanlığı
tarafından okutulmaya başlanan salalardan rahatsız olduklarını belirterek, cami
imamından salaların susturulmasını isteyen A.G. ile N.I’ın yargılanmalarına
devam edildi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen cami imamı M.Ş, sanıkların
okunan salalardan rahatsız olduğu için kendilerini şikayet ettiğini söyledi,
Darbe teşebbüsünden bir gün sonra yatsı namazını kaldıktan
sonra eve gittiğini ve bir süre sonra dışarı çıktığında sanıkları bir mahalle
sakininin evinin bahçesinde çay içerken gördüğünü anlatan imam M.Ş, “M.G.
bana ‘ezan ve saladan rahatsız oluyoruz. Ezan ve salayı kapat kapatmazsan biz
sustururuz’ şeklinde bir şeyler söyledi. O sırada N.I. da onu destekledi. Fakat
tam olarak ne söylediğini hatırlamıyorum. Ama ezan ve saladan rahatsız olduğunu
anlayacak sözler söylemişti.” dedi.
Tanık M.E. ise N.I. hakkında beyanda bulundu
Kendisinin inşaat işleri ile uğraştığını ifade e eden M.E,
“2014 yılında N.I’nın kümes işini yaptım. Duvar ördüğüm esnada yanıma
geldi. Yaptığım iş üzerine aramızda muhabbet başladı. N.I. kendisinin dualı
olduğunu bu nedenle işlerinin hep rast gittiğini, istese Bolu’yu satın alabilecek
güce sahip olduğunu söyledi. Kendisine, ‘biz de çalışıyoruz ama sen gibi para
kazanamıyoruz’ dedim. Bana Amerika’da bulunan Fetullah Gülen ile sıkı bağının
olduğunu, kendisini koruyup kolladığını, gerekirse iş verdiğini, yaptığı
işlerde önünü açtığını, çok işinin olduğunu yapacak kişi bulamadığını
söyledi.” diye konuştu.
Bir süre telefonla konuşan sanığın daha sonra yanına tekrar
gelen N.I’nın “Ben Fetullah Gülen ile birebir telefonla görüşebilen bir
adamım. ‘Biz çok güçlüyüz’ dediğini aktaran tanık M.E., “Yaptığımız
işlerde bizden cemaat adına para isteyen şahıslar olup olmadığını sordu. Ben de
bir kişinin zaman zaman para istediğini vermediğimizde işlerimizi durdurduğunu
söyledim. Bunun üzerine bana bunun sorun olmayacağını söyleyerek, ‘Sen bir verirsin
o beş gönderir dedi.” şeklinde konuştu.
M.E. sanığın FETÖ/PDY üyesi olduğuna bu konuşmasından sonra
karar verdiğini de belirtti.
Sanık N.I, hakkındaki beyanları kabul etmediğini ifade
ederek, “M.E. ile alacak verecek meselesinden dolayı icralık olmuştuk. Bu
beyanlarını kendisini icraya verdiğim için verdiğini düşünüyorum.” dedi.
Mahkeme heyeti, duruşmayı cumhuriyet savcısının esas
hakkındaki mütalaasını hazırlaması için 19 Nisan’a erteledi.
Bolu Ağır Ceza Mahkemesinde görülen bir başka duruşmada ise
haklarında FETÖ/PDY üyeliiğinden dava açılan K.A. ile Ö.A’nın yargılanmasına
devam edildi.
Duruşmada, dijital materyallerinin çözüm içerikleri henüz
mahkemeye ulaşmayan K.A’nın dosyası ayrılarak, duruşması 26 Nisan’a ertelendi.
ByLock kullandığı iddiası ile meslekten açığa alınan ve
yapılan soruşturmalar sonucunda “Mor Beyin” mağduru anlaşılarak
görevine iade edilen Ö.A.’nın ise
beraatına karar verildi.
Bir başka duruşmada ise FETÖ/PDY üyeliği suçlaması ile
tutuklu yargılanan Nurettin Zencirli ile Abdülkadir Odacı’nın yargılanmasına
başlandı.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirten Abdulkadir
Odacı, kendisinin 2012 yılında üniversite okumak için geldiği Bolu’da kalacak
yer bulamadığı için örgüte ait evlerde kalmaya başladığını ifade ederek,
“Yaklaşık 1.5 yıl bu evlerde kaldıktan sonra ayrıldı. Benim Doruk Akademi
Gençlik Derneğine üye olduğum ifade edilmiş. Ama ben bu derneği hiç duymadım ve
üye olmadım. ByLock kullandığım iddiası
da doğru değildir. Sonu 7425 ile biten GSM hattı bana aittir ve benim
tarafımdan kullanılmıştır. Ama ben bu programı kullanmadım.” dedi.
Mahkeme başkanı, sanığa hitaben şifresi
“KALBİM3710” kullanıcı adı da
“ALİ3737” olan ByLock hesabının kendisine ait olup olmadığını sorması
üzerine Odacı, kendisinin bu programı kullanmadığını bu nedenle kullanıcı adı
ve şifresinin olmadığını savundu.
Daha sonra savunma yapan Nurettin Zencirli de kendisine
yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini belirtti.
Sonu 9670 ile biten GSM hattını kendisinin kullanmadığını
ileri süren Zencirci, savunmasında şunları söyledi.
“Bu hattı benim kullandığıma yönelik tespitin nasıl
yapıldığını bilemiyorum. Benim örgüte ait evlerde kaldığına yönelik beyanları
da kabul etmiyorum. Benim ailem de Bolu’da ikamet ediyordu. Bu nedenle ailemle
birlikte kaldım. Bank Asya’da Hesabım olduğu doğrudur. 2014 Eylül ayında elime
geçen bir miktar parayı katılım bankası olduğu için buraya yatırdım. Bir
talimat almadım. Eğer bir talimat almış olsaydım banka TMSF’ye geçtikten sonra
para yatırmaya devam etmezdim.”
Mahkeme başkanı, sanığın kullandığı iddia edilen
“NURİ14” kullanıcı adı ve “NURİ.14” şifreli ByLock
hesabında yer alan “Adım Nurettin Zencirli, TC Numaram 508…., Telefonum
…. 9670. İkinci tel yok, e-mail yok, araç plakası yok. Yönetim memuruyum.
Büyük bölge talebe mesulüyüm” ifadelerinin geçtiği mesajlaşmayı okuyarak,
neden böyle bir mesaj attığını sordu.
Sanık, Zencirli kendisinin ByLock kullanmadığını
yineleyerek, bu mesaj içeriği hakkında bilgisinin olmadığını savundu.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına
karar vererek, duruşmayı tanıkların dinlenmesi için 24 Mayıs tarihine erteledi.