Öztürk; “Mutlaka ailelerin birlikte aktivite yapması mutlaka çocuk ve
aile ile birlikte bir takım etkinlikler eğlencenin olmasını öneriyorum” dedi.
AİBÜ Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Hastalıkları Anabilim
Başkanı Öztürk Velilerin, çocuklarının başarı veya başarısızlıkları karşısında
bağımsız olarak aile içi etkileşimi artıracak bir takım faaliyetlerde bulunarak
zaman geçirmeleri gerektiğini kaydetti.
“İYİ BİR DİNLENME
ÖNERİYORUM”
Öztürk; dinlenme, eğlenme ve
özellikle kitap okumaları yönünde de öğrencilere tavsiye de bulunarak; “Yarıyıl
tatilini değerlendirirken ister genç, ister çocuk olsun yarıyıl ile ilgili
güzel bir dinlenme tatili öneririm ben. Dinlenme tatilinden kastettiğim
şey şu; bir yarıyıl boyunca çocukların çalıştıkları ki özellikle 8 ve 12’inci
sınıflarda fazla görüyorum ben 7/24 çalışıyorlar 7 gün mutlaka çalışma
temposunda gidiyorlar. Mutlaka belli bir süre dinlenmeye, belli bir süre
eğlenmeye ve belli bir süre de ben açıkçası ödev ya da ders değil biraz da
kitap okumayı öneriyorum. Başarı ya da başarısızlığından bağımsız olarak
mutlaka ailelerin birlikte aktivite yapması mutlaka çocuk ve aile ile birlikte
bir takım etkinlikler eğlencenin olmasını öneriyorum” dedi.
“ÖDÜLLENDİRMEKTE
HERHANGİ SIKINTI YOK”
Yusuf Öztürk, Çocukların karnelerindeki başarının
abartılmadan ödüllendirilmesi önerisinde bulundu. Öztürk; “Bir çocuğa bakarken
sadece ders başarısı değil birçok başarı alanında sosyal anlamda arkadaşları
ile iletişime, etkileşime, davranışlarına. Tabi ders başarısı da bunlardan
birisi olduğu için ödüllendirmekte herhangi bir sakınca yok ancak bu
ödüllendirmeyi yaparken de, ne aşırıya kaçacak şekilde ne de bu ödüllendirme
çocuğu bağımlı hale getirecek şekilde olmamalı. Bir de tam tersi cezalandırma
yani başarısızlık ta eşittir cezalandırılmalı yerine bu başarısızlığın
sebeplerine odaklanmayı öneririm” diye konuştu.
“DERS BAŞARISINI
ETKİLEYEN BİRÇOK FAKTÖR VAR”
Başarısızlığın nedenlerinin konuşularak çözüme ulaştırılması
önerisinde bulunan Öztürk, öğrenme güçlüğü çeken çocuklar için velilerin
öğretmenleri ile bilgi alışverişinde bulunmalarını tavsiye etti. Öztürk; “Mesela
özellikle 1. ve 2.sınıfa başlayan çocuklarda dikkat sorunları özel öğrenme ile
ilgili sorunlar bizim öğrenme bozukluğu (disleksi) diye halk arasında birçok
kişinin tabir ettiği. Öğrenme güçlüğü belirtilerine bağlı okul başarısızlığı
olabiliyor. Böyle bir durumda öğretmen ile birlikte bilgi alışverişinde olan
aileler mutlaka bize bir müracaat etmelerinin öneriyorum. Çünkü ders başarısını
etkileyen birçok faktör var. O yüzden bu faktörleri değerlendirip ona göre
tavır sergilememiz gerekir” ifadelerini kullandı.
“ÇOCUKLARA ÖNERİM BOL
BOL KİTAP OKUYUN”
Çocukların hem aileye hem de arkadaş çevresi ile edindiği
sosyal ortamlara ihtiyacı olduğunun altını çizen Öztürk; “Yarıyıl tatilini şu
şekilde yorumlamamak lazım yaklaşık 15 günlük bir süre. Bu süreyi çocukların
daha çok çalışması, eksiklerini tamamlaması gibi tamamlamak yerine dinlenmesi
ve mümkünse eğlenceli ve aile içi etkileşimi artıracak bir takım faaliyetler.
Mesela, birçok ailede gözlemliyorum ben aile etkinlikler çok az oluyor. Baba
işten yorgun geliyor, hafta sonu dinlenme ihtiyacı hissediyor. En azından
yarıyılı bu açıdan bir şans olarak görüp ailelerin çocukları ile bol bol zaman
geçirmelerini tavsiye ederim. Yarıyıl tatili eşittir ders çalışma değil
mümkünse dinlenme, eğlenme ve bol bol kitap okuma. Çocuklara önerim de bol bol
kitap okumaları. Tabi bazen eğiticiler çok ödev verdikleri ve buna yönelikte bu
ödevlerin çocukları çok etkilediklerini de duyuyorum, biliyorum. Dolayısıyla
ödevleri elinden geldiği kadarıyla ama bol bol kitap okumaları, dinlenmeleri ve
eğlenmeleri konusunda ailelerin çocuklara yardımcı olmasını tavsiye ediyorum”
şeklinde konuştu.
Son olarak tatil öncesinde gençlere ve çocuklara keyifli bir
tatil geçirmelerini dileyen Öztürk; “Bütün gençlerin, çocukların yarıyıl
tatilinin mutlu, huzurlu, keyifli geçmesini de dilerim. Umarım bütün gençler ve
çocuklar aileleri ile ve kendi aralarında huzurlu, mutlu ve keyifli bir yarıyıl
tatili geçirir” dedi.
