Göynük’te
oturan Salim Sarpkaya, yaptığı açıklamada, oğlunun acısını yüreğinde taşıdığını
söyledi.
Oğluyla
yaptığı son telefon görüşmesini unutamadığını dile getiren Sarpkaya, şöyle
devam etti:
“28
Temmuz 2015’te saat 12.00 gibi telefonla
aradı. Komutanının verdiği bir işi halletmek için ilçeye gittiğini söyledi. O
esnada da üniversite harcını yatırmak için bankaya gittiğini söyledi. O ara
birisi bir şey sordu. ‘Ben astsubayım.’ dediğini duydum. En sondaki ‘m’ harfi
çıkmadan bir silah sesi duydum. Ondan sonra telefonuna ulaşamadık. Daha sonra
şehit olduğunu öğrendik, yıkıldık.
Şimdi
onun eşyalarını salona yerleştirdik, onlara bakarak avunuyoruz. Özellikle saati
vardı, onu şehit edildiği ana göre ayarladım. Öylece duruyor. Diğer eşyaları,
fotoğrafları, her an kalbimizde, içimizde duruyor.”
Sarpkaya,
hazırladığı köşede, oğlunun Bolu 2. Komando Tugay Komutanlığınca anma töreninde
verilen fotoğrafının yanı sıra devlet tarafından takdim edilen belgeleri,
beratları, şehadet belgesi, onur madalyası, askeri ve sivil fotoğrafları ile
şapkası, saati ve kasaturasının bulunduğunu kaydetti.
Şehit
babası olmaktan gurur duyduğunu ifade eden Sarpkaya, oğlunun şehadet mertebesine
erişmesinin en büyük avuntuları olduğunu sözlerine ekledi.