Bolu Valiliği ve
Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği “15 Temmuz ve
Milli İradenin Dirilişi” konulu konferansa Bolu Valisi Aydın Baruş, Bolu
Belediye Başkan Yardımcısı İhsan Ağcani Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi
Rektörü Mustafa Alişarlı ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Saygı duruşu ve
İstiklal Marşıyla başlayan program, Kuran’ı-Kerim tilavetinin ardından BAİBÜ
Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Levent Düzcü’nün
konuşması ile devam etti.
Konferansa
katılmayı, şehitlerimize karşı bir vefa borcu olarak gördüğünü söyleyen Doç.
Dr. Levent Düzcü, hain darbe girişimini lanetlediğini belirtti. Düzcü,” O
geceyi yaşayanlar, bu sunumu benden daha iyi verebilirler, ancak bunu yapmak
bize düştü, çağırdılar geldim çünkü bu bizim borcumuz. Şehitlere bir vefa
borcumuz var. Çanakkale’de Bolumuzun da şehitleri var, Kurtuluş Savaşında ve 15 Temmuzda da. 15
Temmuz 2016 hadisesini, bu büyük kalkışmayı, lanetleyerek başlamak istiyorum.
Bu hain darbe teşebbüsü şükürler olsun gerçekleşmedi. Bu hain darbeyi
lanetliyorum ve şehitlerimize Allah rahmet eylesin, gazilerimize de geçmiş
olsun diyorum. Bu büyük bir olay, büyük bir hadiseydi. Bu olayın teknik
boyutlarını komutanlarımız çok daha iyi bilir. Oraları ben anlatamam, çok ciddi
şeyler var, bizi aşar. Ben daha çok işin tarihi ve edebi yönünü, hatırlarını, şiirsel
açıdan, daha çok şehitlerimiz üstünden ele almak istiyorum. Ancak bunun
faturasını, kimin, ne kadar büyük zarar verdiğinden de bahsetmek istiyorum.
Basit bir olay değil tabi ki, o gece benim de yeğenim boğaz köprüsünde
yakalandı o hadiseye. Benim öğrencimin babası da gazi oldu. Hepimiz yaşadık bu
hadiseyi.” dedi.
“Bu Darbe, evine ekmek götüren
anne-babaya yapılan bir darbedir”
Düzcü şöyle
devam etti; “O gece evine ekmek götürmek isteyen bir anne ve baba vardı. Daha
çok İstanbul ve Ankara’da. Bizler işçi çocuğuyuz. Olayın bu tarafından bakmak
istiyorum çünkü acı olan tarafı bu. Millete yapılan bu darbe, aslında sıradan,
evine ekmek götürmek isteyen anne-babaya yapılan bir darbe. Olayın bu kısmı
üzerine çok düşündüm, bana acı verdi.”
“Türk Silahlı Kuvvetleriyle alakası
olamaz”
Tarihte buna
benzer olayların yaşandığını belirten Doç. Dr. Levent Düzcü, bu darbe
girişiminin TSK’ya mal edilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Düzcü,”Olay
aslında iki yönlü; bir kalkışma yönü, bir de bizim için en güzel tarafı olan,
milletin duruşu. Umut veren tarafı orası. Bu, Türk Silahlı Kuvvetleriyle ilgisi
olmayan ve olması mümkün olmayan, bir cuntanın, bir grubun hareketi. Hain bir
grubun hareketi, asla ve kata, bizim Türk Silahlı Kuvvetlerimize mal edilemez.
Maalesef bunlar tarihte yaşanmış. Osmanlı’da Yeniçerilerin bir grubu, tamamı da
değil. Darbe tarihi sadece bize ait değil, Avrupa’da, Afrika’da, Orta Doğu’da,
maalesef geçmişten, 21. Yüzyıla kadar yaşandı. Bu biraz milli irade ve
demokrasinin gelişmesiyle beraber de devam etti ama sivil demokrasinin
gelişmesi ve milli iradenin güçlendirilmesi anlamında da ciddi mesafeler
kaydedildi.” diye konuştu.
