Dolar
ABD Doları 34.1048
Euro
Euro 38.0948
Sterling
Sterling 45.3949
Altın
Altın 2841.2000
BOLU GÖKGÜRÜLTÜLÜ SAĞANAK YAĞIŞLI
14,5
GÖKGÜRÜLTÜLÜ SAĞANAK YAĞIŞLI

SAĞLIK BAKANLIĞINDAN ”GRİP SALGINI” AÇIKLAMASI

SAĞLIK BAKANLIĞINDAN ”GRİP SALGINI”  AÇIKLAMASI


Grip salgını iddialarıyla ilgili Sağlık Bakanlığı Halk
Sağlığı Genel Müdürlüğü’nden açıklama yapıldı. Açıklamada şu ifadelere yer
verildi:




“Grip (influenza) genellikle yıl içerisinde Ekim ayından başlayarak mart
sonu nisan başına kadar olan dönemde sık görülen oldukça bulaşıcı bir solunum
yolu hastalığıdır. Grip, Kuzey Yarım Küre’de yer alan her ülkede ifade edilen
aylar arasında toplumda önemli sayıda kişiyi etkileyen bir hastalıktır. Bu
aylarda hasta kişi sayısının belirgin şekilde artması beklenen bir süreçtir ve
salgın olarak değerlendirilmemeli, mevsimsel grip hastalığı aktif dönemi olarak
ifade edilmelidir. Mevsimsel grip hastalığının etkenleri olan influenza
virüslerinin çok fazla sayıda alt tipleri bulunmaktadır. Yıllar içerisinde
toplumda sık görülen influenza virüsleri sürekli değişmekte, bir önceki yıl
görülen virüsten oldukça farklı virüsler sonraki yıllarda insanları hastalandırabilmektedir.
Bu durum neden her yıl grip olabildiğimizi net bir şekilde açıklamaktadır.
Hastalıktan korunmada en etkili yöntemin grip aşısı olduğu, Dünya Sağlık Örgütü
(DSÖ) tarafından her yıl vurgulanmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere grip
aşısı içerisinde bir önceki yıl toplumu en çok hastalandırılan virüsleri içeren
3 veya 4 alt tip influenza virüsü aşı içerisine dahil edilmekte ve her yıl aşı
yeni hazırlanmakta, bir önceki yılın aşıları kullanılmamaktadır. İnsanlarda
hastalık oluşturan influenza virüslerinin neredeyse tamamı influenza A ve
influenza B alt tiplerine aittir ve aşılar içerisinde her iki alt tipe ait alt
türler yer almaktadır. İnfluenza A ve influenza B ayrı alt tipler olarak
adlandırılmakla birlikte neden olduğu hastalık tablosundaki şikâyetler ve
bulgular tamamen aynıdır. Bu iki alt tipin tedavisinde kullanılan ilaçlar da
farklı değildir ve hastalar aynı ilaçlar ile tedavi edilmektedir”


“VİRÜSLER HAYVANLARDAN İNSANLARA GEÇME ÖZELLİĞİ KAZANABİLİYOR”




İnsanlarda olduğu gibi diğer canlılarda da grip virüsünün mevcut olduğunun ve
bunun insanlara bulaşacak şekilde evrilebildiğinin belirtildiği açıklamada
“İnsanlarda olduğu gibi her canlının kendine ait grip virüsleri mevcuttur
ve kuş gribi halk arasında bunun bilinen en güzel örneğidir. Diğer canlılara
ait grip virüslerinin insanları hastalandırması beklenmez. Bununla birlikte
2009 yılında tüm dünyanın yaşadığı domuz gribi salgınında olduğu gibi
hayvanlardaki grip virüsleri insanlara geçiş özelliği kazanabilmekte ve tüm
dünyayı etkileyen pandemiye neden olabilmektedir. Ancak domuzlardan insanlara
geçen domuz gribi virüsleri gibi virüslerde tüm dünyayı etkileyecek bir salgına
neden olma yetisini birkaç yıl içerisinde kaybetmekte, sonraki yıllarda
mevsimsel influenza etkenleri arasında yerini almaktadır. Başka bir deyişle
domuz gribi ifadesi sadece tüm dünyayı etkilediği pandemi döneminde
kullanılmıştır ve artık salgın sonrasındaki yıllarda mevsimsel grip etkenleri
arasında yer almaktadır, domuz gribi olarak tanımlanmamaktadır” denildi.



“HASTA KİŞİYE 1 METRE VE DAHA YAKIN OLANLARA VİRÜS BULAŞMA RİSKİ VAR”



Kişisel hijyen kurallarının hastalıktan korunmada önemine vurgu yapılan
açıklamada virüs taşıyan hasta ile 1 metre ve daha yakınında bulunan kişilerin
risk altında olduğu belirtildi. Açıklamada,  “İnfluenza virüsleri
hasta kişiden diğer kişilere kolaylıkla bulaşabilmekte, insanların kapalı
alanlarda daha çok vakit geçirdikleri kış aylarında hastalık en yoğun dönemine
ulaşmaktadır. Grip genellikle hasta olan kişilerin konuşma, öksürme ve hapşırma
gibi davranışları ile saçılan ve virüs içeren damlacıkların, hasta kişiye 1
metre ve daha yakın olan kişilerin ağız, burun ve göz mukozalarına geçmesi ile
bulaşmaktadır. Daha nadir olarak virüs içeren damlacık ile kirlenmiş, kontamine
olmuş yüzeylere, araç ve gereçlere kişilerin önce elleri ile dokunması ve
sonrasında ellerini ağız, burun veya gözlerine götürmeleri ile de
bulaşabilmektedir. Hastalıktan korunmak için grip sezonunda mümkün olduğunca
kalabalık ve kapalı ortamlardan uzak durulmalı, hasta kişiler ile temas
etmemeye, sarılmamaya ve tokalaşmamaya çalışılmalı, eller sık sık yıkanmalı ve
kişisel hijyen kurallarına dikkat edilmelidir. Grip birçok kişide hafif
seyretmekte ve bu kişiler birkaç gün içerisinde tamamen iyileşmektedir. Bununla
birlikte yaşlılarda, genç çocuklarda, gebelerde ve kronik hastalığı olanlar
gibi özellikleri bulunanlarda ağır seyretmekte, hastane yatışlarına ve hatta
ölümlere neden olabilmektedir” ifadeleri yer aldı.


“GRİPTEN KORUNMANIN EN ETKİN YOLUN AŞI OLDUĞU GÖSTERİLMİŞTİR”




“Hasta kişiler hekim önerisi olmadan ilaç kullanmamalıdır” denilen
açıklama şu şekilde devam etti:



“Grip tedavisi olan bir hastalıktır, ancak yapılan çalışmalar ile
tedavinin olabildiğince erken dönemde başlanmasının önemi vurgulanmaktadır.
Hastalık belirtileri başladıktan sonraki ilk 48 saat içerisinde başlanan
tedavinin daha etkili olduğu bilinmelidir. Ayrıca grip olan kişiler bol sıvı
almalı, beslenmelerine dikkate etmeli, ellerini sık sık yıkamalı, öksürme ve
aksırma sırasında ağızlarını kâğıt mendille, mendil yok ise kolun iç yüzü ile
kapatmalı, mümkün ise birkaç gün evde istirahat etmelidir. Dünyada bilimsel
çalışmalar ile gripten korunmanın en etkin yolun aşı olduğu gösterilmiştir. Bu
nedenle grip sezonu öncesinde ve grip sezonu süresince özellikle hastalığın
ağır seyrettiği ve hatta ölümlerin görülebildiği risk grubundaki kişilerin grip
aşısı yaptırmaları önerilmektedir. Diğer ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de
Sağlık Bakanlığı tarafından hekim reçetesi ile grip aşıları risk grubundaki
kişilere her yıl tüm sağlık kuruluşları tarafından ücretsiz yapılmaktadır. Son
haftalarda Avrupa’da ve Kuzey Yarım Küre’de yer alan ülkelerde olduğu gibi
ülkemizde de grip olan hasta sayılarında artış görülmektedir ve artış devam
edebilir. Grip hasta sayılarındaki artış olağan bir durum olup geçmiş grip
sezonları ile kıyasladığımızda benzer olduğu görülmektedir. Ülkemizde
dolaşımdaki baskın grip virüsü influenza A(H3N2) virüsüdür. Bununla birlikte
grip benzeri hastalıklara neden olan diğer solunum yolu virüsleri de dolaşımda
yüksek düzeyde yer almaktadır. Dolaşımdaki diğer solunum yolu virüslerinin
baskınlığı mevsimlere göre değişkenlik göstermektedir. Grip sezonu başlarında
soğuk algınlığına neden olan rhinovirüs baskın seyretmekte iken son haftalarda
özellikle 5 yaş altı çocukları etkileyen respiratory syncytial virüsün baskın
olduğu görülmektedir.”

Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Son haftalarda Avrupa’da ve Kuzey Yarım Küre’de yer alan ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de grip olan hasta sayılarında artış görülmektedir ve artış devam edebilir. Grip hasta sayılarındaki artış olağan bir durum olup geçmiş grip sezonları ile kıyasladığımızda benzer olduğu görülmektedir” denildi.

Boludabolu Avatar
BoludaBolu
14 Ocak 2019
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir