Haber: Feyza Acar
Sınıflarda genel olarak öğrenci
sayısı kaç?
Liselerdeki öğrenci sayımız maksimum 34’tür.
İlkokul ve ortaokullarda 30’a yakındır. Bir kaç okulumuzda bu sayı artabiliyor.
İsmi ön plana çıkmış okullar daha çok tercih ediliyor ve orada bir yığılma
oluyor. Bu yığılma ile ilgili de tedbirlerimizi alacağız. İl bazındaki genel
ortalamamız Türkiye verilerinin altındadır.
Okullarda materyal eksiklikleri var
mı?
Hiç
bir okulda materyaller tam teşekküllü bir hal almaz. Eğitim sonsuz bir
süreçtir. Dolayısıyla bu materyaller önümüze konulsa bile her şeyimiz tam
diyemeyiz. Eğitim sınırsız bir alandır. Kaynağını öğrenciden alıdır. Öğrencilerin
merakını ortaya çıkaracak bir takım arayışlara girmelisiniz. Bu bazen bir spor
sahası, tarla ve orman olabilir. Spor sahası olmadığını bahane ederek bu
alandaki başarısızlığı buna bağlamak bir bahanedir. Diğer bir örnek ise akıllı
tahta yok denildiğinde bu materyal eksikliği olarak algılanabilir ancak
öğretmen bu eksikliğe çözümler öğreterek eğitimine devam edebilir.
Demek
istediğim materyal eksikliği eğitimin engeli değildir. Eğitimin önünü açacak
yegane temel öğretmenlerdir.
Okullarda öğretmen açığı var mıdır?
Varsa hangi branşlardadır?
Şu
anda 220 tane ücretli öğretmenimiz vardır. Bu ücretli öğretmenlerimizi biz
çoğunlukla merkezden uzak yerlerde ilçelerimizde, köylerimizde çalıştırıyoruz.
103 tanede kadro fazlalığımız var. Bu kadro fazlası öğretmenlerimizi biz tabii ki
çalıştırıyoruz. Nasıl kadınlar doğum iznine ayrılıyor, erkekler askerlik iznine
ayrılabiliyor, hasta olanlar olabiliyor. Bunlar ayrıldığı vakit ya da keyfi
izinlerde mevcut 5 yılı dolduran memurlar 6 ay + 6 ay bir yıllık izne
ayrılabiliyorlar. Biz onların yerine kadrolu öğretmenlerimizi veriyoruz.
Branşlardaki
eksiklerimiz ise sınıf öğretmenliği, ingilizce, matematik ve özel eğitim
alanlarında mevcuttur.
Tasarım beceri atölyelerinde ne
durumdayız?
Yeni
eğitim modelimiz değişen, gelişen dünyaya göre tasarlanıyor. Önceki
bakanlarımızın da faydası çok olmuştur lakin Ziya Selçuk Bakanımızın 2023
vizyonunda yer alan tasarım ve üretim üzerine hedefleri mevcuttur. Öğrencilerin
attığı her adımda tasarım ve üretim istiyor. Çocukları birer mucit yapmak
istiyor.
Üretimi
gerçekleştirecek yer olarak öğrenciler anadolu ve fen liselerini göz önünde
bulunduruyor. Çocukların hedefleri sorulduğunda doktor, öğretmen ve avukat cevapları
alınıyor. Bizim üretiden kastımız şu; sanayilerde çalışan meslek lisesi
mezunlarımız var. Diyelim ki, beyaz eşya sektöründe teknik bir eleman lazım.
Siz öğretmenliği bitirmiş bir arkadaşımızı orada çalıştıramazsınız. O yüzden
biz diyoruz ki meslek liselerine ağırlık verelim. Meslek lisesinden mezun olur
olmaz iş imkanı var ve iş bulabiliyorlar. Ama anadolu lisesinden mezun olan bir
öğrenci üniversiteyi kazanıyor ve öğretmenlikte ısrar ediyor. Fakat hali
hazırda bekleyen atanamamış 600 bin öğretmen vardır. Bu defa ülkenin
istihdamına, üretime ve ekonomisine dair konuşacak olursak meslek liseleri daha
ön plandadır. Meslek liselerinde gelinen durum iç açıcıdır ve alt yapımız hazırdır.
Organize sanayi içerisinde yeni bir okul yaptık. 40 derslikti, 7 tane büyük
atölye yapılıyor. Toplam maliyetimiz 60 milyon TL. Aslında her okul için 10
milyon harcansa 6 tane okul çıkabiliyor ama meslek lisesi memleket meselesidir.
Meslek lisesi öğrencileri ara eleman; aranan elemandır. Çünkü ülkemize para ve döviz
getiren sektör sanayi sektörüdür. Bir öğretmenin ülkemize döviz getirdiğine ben
şahit olmadım. Çok iyi insanlar yetiştirir dolaylı olarak getirir o ayrı olaydır.
Sağlık sektöründe son zamanlarda çok iyileşme oldu. Balkanlardan Avrupa’dan
Doğu Asya’dan ve Orta Doğu’dan inanılmaz hasta gelmeye başladı ve bu çok ciddi
bir gelir kaynağı haline dönüşmüştür. Ekonomi her konuda en ön planda gelmiştir.
Biz ekonomiyi sanayiyi güçlendirerek iyileştireceğiz. Sanayiyi kaliteli elemanlar
yetiştirerek geliştireceğiz. Onlar hem tasarlar hem üretir ve biz dünyanın
farklı bölgelerine daha kaliteli ürünler hazırlarız. Bu anlamda atölye
çalışmalarını çok önemsiyoruz. Meslek liselerinin bütün atölyelerini çocuklara
açtık. Diğer illerden farklı olarak Bolu’da bir atölye daha açtık. Yine üretime
dair tarım sektöründe seralar kurduk.
Sera noktasında yapılan hareketler
nelerdir?
Sera üretime dayalıdır. Ülkemiz bir tarım
ülkesidir. Dünyanın en verimli toprakları ülkemizdedir. Ilıman bir bölgedeyiz.
Bu sebeple burada hem iklimin hem de verimli toprağın ürüne de yansıması
gerekiyor. Kaliteli ve organik ürünler ortaya çıkması beklenirken beklenti
karşılanmadı. Çünkü tarıma dair bir şey
vermiyoruz. Sadece şunu diyoruz: şu bölgemizde şu ürünler yetişir şu bölgede şu
ürünler yetişir. Ama bunu uygulamalı olarak yapmamız gerekiyor. Çocukların
bunları gözlemlemesi gerekiyor. Bir tohum toprağa nasıl düşüyor,hangi aşamalardan
geçiyor, gözünün önünde nasıl fide oluyor, nasıl dal oluyor, nasıl ağaç oluyor
ve nasıl meyve veriyor? bunu görmesi gerekiyor. Bu aşamalarda dikkat edilmesi
gereken etmenler mevcuttur. Bununla ilgili biz bu işin uzmanı Tarım Müdürlüğümüzün
ziraat mühendislerine dedik ki biz böyle bir şey yapacağız öğretmenlerimize
ders verir misiniz? Tabii ki deyip öğretmenlerimize ders verdiler. Sonra biz
seraları kurduk. Seralar kurulduktan sonra öğretmenlerimiz tohumlarını alıp
seralarda faaliyete geçtiler. 70 tane okulumuzda sera mevcuttur. 60 tanesi
merkezde, 10 tanesi ilçelerimizde. Kıbrıscık gibi küçük ilçelerimizde birer
tane kurduk. 4 tane okulumuz var, 240 öğrenci var, 4 tane sera yapmak yerine 1
tane yaptık ve öğrencilerin hepsi orayı kullanabiliyor. Çocuklar bunu görüp
heyecanlandılar. Bizde amacımıza ulaşmış olduk.
Peki seralardan verim alındı mı?
Tabii
ki. Çocuklar orada ürünleri gördüler, tadına baktılar, poşetle bazen eve
götürdüler ve bazen okulda menemen yaptılar. Sayın Bakanımız ziyarete
geldiğinde biberlerimizden tatmıştır. Şu an kış ürünlerine başladık ve kış
ürünlerinde bilirsiniz ki marul vs toprağın altında çıkmaya başlar. Bunun
tanıtımında bir kaç gün önce ziraat mühendislerini çağırdık.
Okullarda spor alanlarını
genişletmeyi düşünüyor musunuz?
Bolu
spor alanında çok avantajlı bir yer. Milli Eğitim Müdürlüğü binasının bulunduğu
Karaçayır spor alanında olanaklar fazladır. Bununla birlikte bizim
okullarımızda mutlaka spor salonları var ve olmayan okullarımız planlama
dahilinde olan okulların planlarından yararlanıyorlar.
Bolu’da ne kadar yabancı uyruklu
var?
Toplamda
2200 yabancı uyruklu öğrenci mevcuttur. Merkez için konuşulduğunda 90 tane
Suriyeli öğrenci yer alıyor. Afganistan, Özbekistan ve Irak’tan öğrencilerimiz
bulunmaktadır. Öğrencilerin uyum sağlamasını kolaylaştırmak amacıyla hepsi
farklı okullara dağıtılmıştır.
Ortaokuldan liseye geçişlerde
öğrenciler ağırlıklı olarak hangi lise türünü tercih ediyor?
Artık herkes anadolu lisesine gitmek istiyor, bu
doğru bir şey değil. Doğru olan insanın yeteneklerine, kabiliyetlerine ve ilgisine
göre meslek seçimidir. Örneğin, fiziği sevmeyen bir çocuğun 500 tam puan
aldığını varsaydığımızda onu fen lisesine göndermek büyük bir cinayettir. Çocuk
sözel alanı seviyorsa sosyal bilimleri tercih etmesi gerekir. Eğer çocuk sanat
alanında yetenekliyse güzel sanatlara yazılması gerekir. Sporda çok iyiyse
atletizm, voleybol, basketbol onlarla birlikte okçuluk, cirit atma, gülle ve uzun atlama gibi branşlara
yönelebilir. Çocuklarımız bir yetenek testine giriyorlar. Örneğin, uzun
atlamada çocuk iyiyse onu bu alana yönlendiriyoruz. Yönlendirmeyi yaptıktan
sonra takibini de yapıyoruz. Bu zamana kadar bu alanlarda başarılı olmayışımızın
nedeni toptancı yaklaşmamız.
Eğitim seviyesinde bolu kaçıncı
sıradadır?
Geçen
sene 66. sıradaydık şu an 23. sıradayız.
Lys de bu seneki hedefimiz nedir?
Bu
senede ilk 14’e girmeyi düşünüyoruz. Hem lise sınavında hem üniversite
sınavında bu hedefi gerçekleştirmeyi umuyoruz. Bundan da önemlisi insanları
yetenekli olduğu okullara yerleştirmeyi düşünüyoruz.
Yeni gelen sistemlerle ilgili
düşünceleriniz neler?
Bakıldığında
çok bir değişiklik yapılmamıştır. Her zaman bir sınav mevcuttu. Hep bir sınav
ile liselere dağılıyoruz. İlk defa bu sene bir değişiklik oldu. Bu sistemde
%10’luk bir sınav sistemi sınavla öğrenci alan kurumlar, geri kalanlar %10’luk
dilimde ise giremeyenler bir eksiklik yaşamamıştır, nitelik aynı kalmıştır. Bu
çocuklar şu an evine en yakın kurumları tercih ettiğinde servis olayı, trafik
ve güvenlik problemi ortadan kalkmıştır.
Liseden mezun olan öğrencilerin kaç
tanesi bir üniversiteye yerleştirildi?
Bu
sene öğrencilerin %29’u üniversiteye yerleşti. Bu oran daha fazla olabilir
çünkü insanlar ben tercih yapmayıp seneye daha iyi hazırlanır girerim diye
düşünebiliyor.
Okul öncesi eğitim ne durumdadır?
Okul
öncesi eğitim durumunda Türkiye’de ortalamamız %68’dir. Hedefimizi %80’in
üzerine çıkartacağız. Okul öncesi kurumlarımız Türkiye’ye örnek olacak kurumlardır.
2023 Milli eğitim vizyonu göz önüne
alındığında Bolu ne durumdadır?
2023
vizyonu göz önüne alındığında Bolu’nun durumu gayet iyidir. Hem öğretmen ve çalışanlar
olarak hemde alt yapı olarak çok iyiyiz. Bolu’nun, Ankara’ya yakın olması
sebebiyle ziyaretler fazlasıyla oluyor. Bu ziyaretler sırasında taleplerimizi
fazlasıyla iletiyoruz. 92 tane atölyemiz var. Bütün okullarımız normal eğitim
veriyor. Öğretmenlerimizin 2023 vizyonunu çok iyi tahlil ettiklerini ve Sayın Bakanı
her konuşmasıyla takip ettiklerini biliyorum. 9 aylık bir süreçte hemen hemen
her okulu ziyaret ettim. Öğretmenler odasında oturarak onlarla sohbet ettim ve birebir
görüştüm. Öğretmenlerle yapılan sohbet sonrasında 2023 vizyonunu temel hedef
benimseyip çok daha iyi bir konuma geleceğimizi söyleyebiliriz.
