Dolar
ABD Doları 34.1048
Euro
Euro 38.0948
Sterling
Sterling 45.3949
Altın
Altın 2841.2000
BOLU AZ BULUTLU
24,2
AZ BULUTLU

MEMUR-SEN BOLU İL BAŞKANI KOÇAK’TAN, ZAM TEKLİFİ DEĞERLENDİRMESİ

MEMUR-SEN BOLU İL BAŞKANI KOÇAK’TAN, ZAM TEKLİFİ DEĞERLENDİRMESİ

Memur
Sen Bolu İl Başkanlığındaki basın açıklamasına Memur Sen Bolu İl Temsilcisi
Ahmet Koçak ve sendika üyeleri katıldı.


Hükümetin
zam teklifi ile ilgili açıklamada bulunan Memur Sen Bolu İl Temsilcisi Ahmet
Koçak; Hepinizin yakından takip ettiği ve bildiği gibi 5. Dönem Toplu Sözleşme
görüşmeleri, 1 Ağustos günü gerçekleştirilen ilk oturumla başladı. 16
Ağustos’ta yani dün itibariyle de Kamu İşveren Heyeti, masaya ilk teklifini
sundu. Kamu İşvereni, görüşmelerin 16 gününde, bizim tekliflerimizin kendisine
iletilmesinden tam 22 gün sonra masaya
teklif sundu.  Kamu İşverenin toplu
sözleşme masasına sunduğu ve kamuoyuna duyurduğu teklif; gecikmeyi unutturacak
kadar vahim bir içeriğe ve eksikliklere sahip. Kamu İşvereninin teklifi;  “teklif gecikti” siteminin ve tepkisinin
ötesinde “teklif geçiştirildi”, “masa önemsizleştirildi” ve “alın terimiz
değersizleştirildi” tespitlerini ifade etmeyi ve buna dayalı tepkileri hayata
geçirmeyi hem gerekli hem de haklı hale getirmiştir.
 


Toplu
sözleşme sürecine dair sitem ve tepki cümlelerinin sayısının ve dozunun
yükselmesi;  Kamu İşvereninin masaya geç
teklif sunma gayretinin ve sunduğu teklifin garabetinin semeresi olarak
görülmelidir. Kamu İşveren Heyetinin geç kalmış ve geçiştirmeye odaklanmış teklifinin içeriğinde


Hükümetin
masaya sunduğu ilk teklif; “Güçlü Türkiye imkansız”, “Büyük Türkiye anlamsız”
ve “Yeni Türkiye gereksiz”  fikri
sabitinde debelenenler dışında hiç kimsenin aklına yatmaz, gönlünü rahatlatmaz.
Hükümet  bu teklifin, Yeni, Büyük ve
Güçlü Türkiye hedeflerini ve gerçeklerini yok sayanlara can suyu vermek, kamu
görevlilerini enflasyona ezdirmeme kararından da açıkça vazgeçmek olduğunu
görmelidir,  Daha da önemlisi hükümet,
kalkınmayı önemsediğine, adaleti öncelediğine dair ispatı ve icraatı, toplu
sözleşme masasına sunduğu yeni teklifle hem teyit hem de tescil etmelidir.


Memur-Sen
Konfederasyonunun ve yetkili sendikalarımızın toplu sözleşme teklifleri;
teşkilatımız, üyelerimiz ve kamu görevlilerimiz tarafından duruma uygun, çözüme
matuf, içeriği makbul, maliyeti
ve mahiyeti
makul teklifler olarak kabul gördü. Bu kabule rağmen, Kamu
İşvereninin 24 Temmuz’da sanki kendisine hiç teklif sunulmamış, kamu
görevlilerinin mali ve sosyal haklarına, demokratik ve sendikal haklarına,
özlük hakları ve çalışma şartlarına dair tekliflerinden bihaber kalmış bir
profil çizmesini ne kabul edilir ne de anlaşılır bir tutumdur.


“HÜKÜMETİN TEKLİFİ UYGUN DEĞİL”


Hükümetin
masaya sunduğu 2020 ve 2021 yıllarında maaş ve ücretlere yansıtılacak artışlara
ilişkin teklifini hatırlayalım; 2020 için % 3,5 + %3 ve 2021 için %3 + % 2,5…
Bu oranlar; hükümetin açıkladığı ekonomik hedeflerle uyumlu değil. Bu oranlar,
hükümet tarafından deklare edilen enflasyon tahminleri ve beklentilerine uygun
değil. Hükümetin teklifi,


faiz
oranlarındaki düşmeyi, kurdaki aşağı yönlü hareketi, elektrik, doğalgaz ve
diğer bazı temel ürünlerin fiyatlarındaki yukarıya yükselişi doğrulamıyor ve
aksine yok sayıyor” ifadelerini kullandı.


Ahmet
Koçak, teklifin, kamu görevlilerine büyümeden pay vermeme haksızlığını sona
erdirmesi gerekirken, “kamu görevlilerine bütçeden pay vermeme
hastalığı” gibi algılandığını belirterek; 
5. Dönem Toplu Sözleşme masasına sunulan Kamu İşvereni teklifi; “kamu
görevlilerine büyümeden pay vermeme haksızlığı” sona ermesi gerekirken aksine
“kamu görevlilerine bütçeden pay vermeme hastalığı” eklenme çabası olarak da
görülebilir” dedi.


“SEYİRCİ OLMAMIZ BEKLENMESİN”


Siyasi
iradenin, toplu pazarlık masasına, kamu görevlilerini refaha kavuşturma değil
cefayla buluşturma teklifi sunduğu iddiasında bulunan Koçak; Kamu İşvereni, hem
Dimyata pirince gitmemize engel
olmak
hem de evdeki bulgurun değerini azaltmak gayretindedir. Buna seyirci olmamız da kayıtsız
kalmamız da beklenmesin” diye konuştu.


Teklifin
2020 için yıllık toplamda yüzde 6,60, 2021 için ise toplamda 5,57 zam
yapılmasını öngördüğünü anlatan Koçak; “2020 ve 2021 için Merkez Bankasının
beklenti anketindeki yüzde 13,9 ve yüzde 9,5 oranları dikkate alınarak masaya
getirilmesi gerektiğini bildirdi. Koçak; “5. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde
Kamu İşvereninden gelen ilk teklifin anlamı; 2020 için yıllık toplamda  %6.60, 2021 için yıllık toplamda  %5.57 oranın da zam yapılması, iki yıllık
toplamda ise  %12,54 oranında maaş ve ücretlere artış
yansıtılmasını teklif etmektir. Bu durumda kamu görevlilerine ve onların
yetkili temsilcisi konumunda konfederasyona ve sendikalara şu denilmektedir; ”2020’de
maaş ve ücretlerinize enflasyon beklentisinden daha düşük oranda zam
yapılmasını kabul edin. Şekere, elektriğe, doğalgaza tek seferde %15 zam
yapıldı fakat maaş ve ücretlerinize dört seferde %12’nin biraz üzerinde zam
yapılmasını normal kabul edin. Yetmez, “gecikme zammı aylık %2,5, yıllık %30
iken maaş zammınızın yıllık %6’lar ve iki yıllık toplamda %12’ler seviyesinde
olmasına aldırış etmeyin” deniyor.


Merkez
Bankasının 2020 ve 2021 için enflasyon hedefi %5, aynı yıllara ait enflasyon
tahminleri ise %9,5 ve %5,9 iken aynı yıllara ait beklenti anketlerinin sonucu
ise sırasıyla %13,9 ve %11,5 olarak kayıt altına alınmış. Bu rakamların yanına
da son 10 yıllık süreçte enflasyon hedef ve tahminleri ile gerçekleşen
enflasyon arasında zaman zaman 2 kata kadar farklılıklar oluştuğu bilgisini de
paylaşmak gerekiyor.


Diğer
taraftan 2019 yılında uygulanan yeniden değerleme oranının %23’ün üzerinde olduğunu
ve mevcuttaki tutumu devam ederse 2020 yılında uygulanacak yeniden değerleme
oranının da %27-%30 bandında olacağı gerçekleri de gün gibi ortadır.


Bir
başka ifadeyle, kamu tarafı bazı harçlara ve ücretlere gelecek yıl yaklaşık %27
oranında zam yapılacaktır.


Ayrıca,
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte Hükümetin bütçe teklifinin Meclis
tarafından kabul edilmemesi halinde “bir önceki yılın bütçesinin ilgili yıldaki
yeniden değerleme oranı kadar artırılması” 
uygulamasına geçilmiştir. Buna bağlı olarak,  2020 yılı bütçe teklifi Meclis tarafından
kabul edilmemesi halinde 2019 bütçesinin 2020 yılı için belirlenen yeniden
değerleme oranı kadar artırılması söz konusu olacak. Böyle bir durum
gerçekleşirse; 2020 yılında Hükümetin bütçesine yaklaşık %27 civarında zam yapılırken
kamu görevlilerinin maaşlarına ise %3,5+%3 zam yapılması gibi bir garabet
ortaya çıkacaktır.


Bütün
bu veriler üzerinden şunu söylemek gerekir ki; “Memuru enflasyona ezdirmeyiz”
vaadi Hükümet tarafından öncelikle teklif bandında korunması gerekir. Bir başka
anlatımla Hükümetin ilk teklifinin 2020 ve 2021 için sırasıyla Merkez Bankasının
beklenti anketindeki %13,9 ve %9,5 oranları dikkate alınarak şekillendirilmesi
ve masaya getirilmesi gerekirdi. Diğer taraftan, toplu pazarlık masası sadece
maaş ve ücret zamlarıyla sınırlı bir pazarlık masası değil.


Masada,
haklar, sosyal hak ve yardımlar, özlük hakları ve çalışma şartları da
pazarlığın kapsamında değerlendiriliyor. Hükümetin masaya sunduğu ilk teklifte
ek göstergeden, kademe derece sınırlamasının kaldırılmasına, teklifimizde yer alan taban aylığa
seyyanen zamdan,
refah payına sözleşmeli personelin kadroya geçmesinden, kılık-kıyafet
yasağının kaldırılmasına, gelir vergisi mağduriyetinin son bulmasından dayanışma
aidatı ve toplu sözleşme ikramiyesine, yerel yönetim seçimleri sonrası iş
güvencesine ve sendikal haklara yönelik saldırılardan keyfi ve eziyet edici
geçici görevlendirmeye genel
toplu sözleşme kapsamındaki birçok konu başlığı hiçbir şekilde dikkate
alınmamış ve bunlarla ilgili teklif içeriğine yer verilmemiştir” açıklamasında
bulundu.


“SADECE MALUL BİR TEKLİF VAR “


Ahmet
Koçak, teklifin yeni Türkiye’yi görme, büyük Türkiye’yi yansıtma, güçlü
Türkiye’yi yaşatma noktasında malul olduğunu söyleyerek; “Benzer şekilde hizmet
kollarındaki yetkili sendikalar tarafından sunulan teklif metinleri üzerinden
bir değerlendirme yapılarak hizmet kollarına yönelik bir teklif içeriği de
oluşturulmamıştır. Bu bakımdan Kamu İşvereninin teklifi sonrasında “ne makul ne
de makbul bir teklif var sadece malul bir teklif var” dedik.


Zira
bu teklif içerdiği oranlar boyutuyla yetersizlikle ve adaletsizlikle maluldür.
Bu teklif, Yeni Türkiye’yi görme, Büyük Türkiye’yi yansıtma, Güçlü Türkiye’yi
yaşatma noktasında maluldür.  Bu teklif,
refahı tabana yayma, gelir dağılımında adaleti sağlama açısından maluldür.  Bu teklif, “Türkiye’nin kamu görevlilerinin
beklentilerini karşılayacak cüssesi, alın terinin hakkını teslim edecek bütçesi
yok”  cümlesine inanmamızı beklemek
nedeniyle fikren, ilmen, ahlaken maluldür.


Bizler,
kamu görevlilerinin standardını yükseltecek, dertlerini küçültüp bitirecek
teklif beklerken karşımıza çıkan teklif “vaat ettiği standart düşük, ürettiği
skandal büyük”  niteliktedir.  Biz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin ilk
toplu sözleşmesinin, imzaya çağıran bir içerikle yürütülmesini beklerken,
nizaya ve sahaya çağıran bir teklifle karşılaştık.


Bu
teklifin tamamlanmaya, ilavelerle zenginleştirilmeye ihtiyacı var.  İşveren ve emek kesimini birbirinden
uzaklaştıracak bu teklifi bir kenara koyup uzlaşmayı sağlayacak yeni bir teklif
için yeterli zaman, bu teklifin maliyetini karşılayacak bütçede imkan var
olduğuna inanıyoruz” şeklinde konuştu.


“YENİ BİR TEKLİF VE YENİ BİR EŞİK
BEKLİYORUZ”


Koçak,
eski Türkiye’nin vehimlerinden beslenen değil, yeni Türkiye’nin güvenine
yaslanan bir teklif istediklerini bildirerek


“Türkiye’nin
gücüne bizim kadar inanılırsa, Türkiye’nin büyüklüğüne bizim kadar itibar
edilirse, Türkiye’nin yeni paradigmal çerçevesi bizim gibi anlaşılırsa;  anlaşmamızda, adil paylaşmamızda, birlikte ve
huzur içerisinde yaşamamızda çok daha kolay karşılanacaktır. Biz, örgütlü gücümüzü yetersiz
tekliflere tepki vermekten kaçınmayız.
Fakat biz örgütlü gücümüzü için
değil hak ettiğimizi bize teslim edecek teklifleri takdir etmek için kullanmak
istiyoruz. Yeni bir teklif ve yeni bir eşik bekliyoruz” dedi.


“ÇAĞRIDA BULUNUYORUZ”


Türkiye’ye
inanıyor ve Türkiye’nin gücüne itibar ettiklerini vurgulayan Koçak, Bolu’da ki
siyasilere de selendi. Koçak; Memur-Sen Bolu İl temsilciliği olarak ilimizdeki
Memur-Sen teşkilatlarıyla birlikte toplu sözleşme sürecini yakından takip
etmeye, bizleri memnun edecek her konuda destek, üzecek ve gerecek her konuda
tepki vermeye hazır olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Diğer taraftan
ilimizdeki parti yöneticilerinin, belediye başkanlarının özellikle iktidar partisine
mensup milletvekillerinin toplu sözleşme noktasında sorumluluk almalarını hükümet
kanadına yönelik baskı ve beklenti iradesi oluşturmak noktasında bizlerle
birlikte hareket etmeleri çağrısında bulunuyoruz.  Emeğin hakkının verilmesi noktasındaki niyet
ve gayretlerimizde bereket, irade ve çalışmalarımızda örgütlü güçten neşet eden
kudret temenni ediyoruz.” diye konuştu.


 


 


                                                                                                                                


                                                                                                                     


                                                                      


 

Memur Sen Bolu İl Temsilcisi Ahmet Koçak, devam eden 5. dönem toplu sözleşme görüşmeleri ile ilgili olarak basın açıklamasında bulundu. Koçak; “Biz, örgütlü gücümüzü yetersiz tekliflere tepki vermekten kaçınmayız. Fakat biz örgütlü gücümüzü için değil, hak ettiğimizi bize teslim edecek teklifleri takdir etmek için kullanmak istiyoruz. Yeni bir teklif ve yeni bir eşik bekliyoruz” dedi.

Boludabolu Avatar
BoludaBolu
17 Ağustos 2019
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir