Çetinkaya; “İnşallah bu harekât vesilesi ile P.K.K.’nın kökü
kazınır. Milletimiz rahat eder. Bu esnada milletimize düşen görev; birlik ve
beraberliğimizi muhafaza etmektir. Aramızdaki düşünce, inanç ve etnik
farklılıklar gün geçtikçe dozunu arttırmakta, maalesef gerek iktidar gerekse
muhalefet aralarında sert söylemler ile bunu alevlendirmektedir.” dedi.
“40 YILLIK SİYASİ
HAYATIMIZDA DİKKAT ETTİK”
Veysel Çetinkaya, Bolu’daki siyasi yetkililere çağrıda
bulunarak; kırıcı olmak yerine yumuşak üslup tercih edilmesi gerektiğini
vurguladı. Çetinkaya; “Biz Saadet Partisi olarak 40 yıllık siyasi hayatımızda
hep buna dikkat ettik. “İnşallah bu harekât vesilesi ile P.K.K.’nın kökü
kazınır. Milletimiz rahat eder. Bu esnada milletimize düşen görev; birlik ve
beraberliğimizi muhafaza etmektir. Aramızda nifak ve tefrikaya sebep olabilecek
her türlü beyanattan kaçınmaktır. Bizim yani Saadet Partimize göre bugün
ülkemizin en büyük problemi kutuplaşmaktır. Aramızdaki düşünce, inanç ve etnik
farklılıklar gün geçtikçe dozunu arttırmakta, maalesef gerek iktidar gerekse
muhalefet aralarında sert söylemler ile bunu alevlendirmektedir. Medeni toplum
olmanın şartı hangi fikir ve düşünce olursa olsun bu vatanın her ferdi
aralarında karşılıklı saygıya dayanan üslup ile konuşabilmelidir. Bu sebepten
Bolumuzdaki siyasi yetkililere çağrımız, kırıcı olmak yerine yumuşak üslup
tercih etmeleridir. Biz Saadet Partisi olarak 40 yıllık siyasi hayatımızda hep
buna dikkat ettik. Bu konudaki anlayışımızı hiç değiştirmedik. Zira biz
biliyoruz ki; toplumların güçsüz hale gelmesi, kutuplaşmanın ilerlemesi ile
olur. Biz inanıyoruz ki; şu vatan toprağı üzerinde yaşayan 80 milyon küsür
vatandaşımız kardeşlik anlayışı içinde yaşamazsa huzur bulmamız mümkün
değildir.” diye konuştu.
“TEMSİLDE ADALET’
İLKESİ ÇİĞNENMİŞ”
Adil bir seçim yapılmadığı müddetçe birlik ve beraberliğin
sağlanamayacağını belirten Çetinkaya; “Yine biz inanıyoruz ki insanlarımız
arasında birliğin sağlanması, Adaletin temsili ile mümkündür. Yine biz
inanıyoruz ki; Adil bir sistem ancak Adil bir seçim ile mümkündür. Adil bir
seçim yapılmadığı müddetçe birlik ve beraberlik tam manada sağlanamaz.
Bilindiği gibi geçen yıl yapılan referandum ile Cumhurbaşkanlığı (başkanlık)
yönetim sistemine geçilmiştir. Şu günlerde de buna bağlı ‘Uyum Yasaları’
görüşülmektedir. 12 Eylül baskı rejiminin ortaya koyduğu ‘Yönetimde İstikrar’
bahanesi ile ‘Temsilde Adalet’ ilkesi çiğnenmiş ve %10 seçim barajı konmuştur.
Bu da vatandaş üzerinde benim siyasi görüşümü temsil eden parti barajı
aşamayacak endişesi ve oyum boşa gidecek korkusu ile oylarını 2. tercihlerine
vermek zorunda bırakılmıştır. Bu tutum ‘Temsilde Adalet’ ilkesini yok etmiştir.
Cumhurbaşkanı 50+1 ile kazanabileceği için Yönetimde istikrar sağlanmıştır.
Temsilde Adaletin sağlanması ancak 12 Eylül baskı rejiminin koyduğu %10
barajını kaldırması ile mümkündür. Biz Saadet Partisi olarak bütün seçimlere
girip kazanmak için var gücümüzle çalışacağımızı belirtiyoruz. Zira aziz milletimiz
için her alanda en doğru, en faydalı, en adil yönetim anlayışı Milli Görüş’ün
ortaya koyduğu prensiplerdir. Herkesi bizi yakinen tanımaya davet eder, herkese
saadetler dileriz” şeklinde konuştu.
