HABER: ASLI AKIŞ
Bolu İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı Bolu İzzet Baysal Fizik Tedavi
ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kurulan ve alternatif tıp
yöntemlerinin kullanıldığı geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulama merkezinde, 5
bin yıllık geçmişe sahip akupunktur ile migren tedavisi uygulanarak yüksek
oranda başarı sağlanıyor. Akupunktur, migren tedavisinin yanı sıra kalp-damar
hastalıkları, sinir sistemi rahatsızlıkları, sigara bağımlılığı, mide-bağırsak
ve solunum sistemindeki rahatsızlık gibi onlarca hastalığın tedavisinde
kullanılıyor.
Bolu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma
Hastanesi Uzm. Dr. Nuran Parlak, “akupunktur” ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Akupunkturun hastaya faydaları, nasıl yapıldığı ve hangi problemleri ortadan
kaldırdığını söyledi.
“%90 KADINLARDA
GÖRÜLÜYOR”
Migren günümüzde toplumun önemli bir bölümünün yaşadığı,
insana büyük acı veren ve çoğu kez de ilaçlarla geçmeyen bir sağlık sorunu
olmasına dikkat çeken Uzm. Dr. Nuran Parlak; “Migren genetik olduğu düşünülen
%90 oranında kadınlarda görülen ayda bir ya da haftada iki üç olacak şekilde
ataklar ile gelen ve kişinin yaşam kalitesini son derece azaltan, enseden
başlayıp göze vuran, göz arkasından başlayıp ensede ağrıları olan bulantı,
kusmanın eşlik edeceği ağrı çeşidi. Migren, tüm dünyada olduğu gibi hastaların
bize en çok müracaat ettiği ve en çok şikâyet ettiği ağrı türü. Migren, yaşam
kalitesini bozan, insanları mutsuz eden hem gündelik hem iş yaşamını aksatan
bir süreç” diye konuştu.
“HER BAŞ AĞRISI
MİGREN DEĞİL”
Hastalarda öncelikle Migrene sebep olan faktörlerin ne
olduğunu araştırdıklarını kaydeden Nuran Parlak; “Bunun için Nörolog
arkadaşlardan yardım alıyoruz. Her baş ağrısı migren diye konmuyor. Baş
ağrılarının da birden fazla tüpü ve türü var. Kesinleşmiş tanısı konmuş hastayı
tedavi altına alıyoruz. Bazı hastalar sadece kokulardan etkileniyor bazısı
açlıktan, uykusuzluk, iş ortamının stresi, kadınlarda adet günlerinin
yakınlaşması vs. gibi durumlarda ortalama 12 seans akupunktur tedavisi
öneriyoruz ama kişiden kişiye değişiyor. Tıpta biliyorsunuz hastalık yok hasta
var. Her kişinin doğası, yapısı, yaşadığı ortam faklı. Biz öncelikle hastayı
dinliyoruz. Laboratuvar sonuçlarına bakıyoruz ve 12 vitamin düzeyi eksik ise bu
kişiyi tedaviye almıyoruz. İlk olarak vitamin takviyesi ile bu hastayı
toparlayıp sonraki süreçte alıyoruz.
“KİŞİYE GÖRE TEDAVİ
UYGULUYORUZ”
Hastaya multidisipliner yaklaşıyoruz. Her şeye çare değiliz.
İlaç tedavisini mümkün oluğunca akupunktur ile migrende azaltmaya çalışıyoruz.
Tek seansta fayda gören hastalarımız da var 10 seansta görende. Tedavi yaklaşımımız
da tanıya, ekolojik nedene göre sebebi ortadan kaldırmaya çalışıyoruz.
Sonucunda olumlu sonuçlar alıyoruz. Bu bizi de mutlu ediyor. Ağrı her yaş
gurubunda görülüyor. Okul çağındaki çocuklarımız sınav kaygısı ile baş etmekte
çok büyük sıkıntılar çekiyorlar. Her baş ağrısı migren değildir. Çeşitleri
farklıdır. Akupunktur ile migren tedavisinde kişiye göre tedavi amaçlanıyor.
İğneleme metodumuzda farklılıklar var. Daha önce ağrı esansında iki-üç ilaç
alan hasta bu tedavi sonrasında ilaç kullanımının mümkün olduğunca azaldığını
söylüyor. Biliyorsunuz ilca karaciğer ve böbrek açısından da sıkıntılı. Mümkün
olduğunca az ilaç kullanımı ile bu hastalığa çare bulmaya çalışıyoruz. Kesin
sonuç demiyoruz ama yardımcı oluyoruz” şeklinde konuştu.
“SEANS SÜRELERİ İSE
25 DAKİKA SÜRÜYOR”
Her migren hastasının tedavi süresinde farklı diyen Parlak;
“Hastaların tedavi süresi kişiden kişiye değişebiliyor. Seans süreleri ise 25
dakika sürüyor. Hem kulan akupunkturu yapıyoruz hem genel vücut akupunkturu
yapıyoruz. Ben her hastama günlük yaşam içerisinde depresyon ile ilgili
noktalarına mutlaka iğneleme yapıyorum. Her hastanın göre ayrı iğneleme
noktaları var” ifadelerini kullandı.
“MİGREN HASTASI YAŞAM
ŞEKLİNE DİKKAT ETMELİ”
Dr. Nuran Parlak, akupunktur tedavisi alacak hastaların
seans öncesi ve sonrasında yapması gerekenleri aktararak; “Akupunktur
yaptıracak kişilerin alkol almaması gerekiyor. Bizim için en önemli
faktörlerden biri bu. Alkol akupunkturu olumsuz anlamda etkiliyor. Migren
hastası zaten yaşam şekline çok dikkat etmeli. Açlık, susuzluk, uykusuzluk,
hormonsal değişiklikler, adet dönemleri hepsi migreni tetikleyen unsurlar.
Akupunktur yaptıracak kişilerin mutlaka B12 vitamin seviyesinin normal düzeyde
olması gerekir. Akupunkturda amaç daha sağlıklı bir yaşam. İş hasta olmadan
tedbiri alabilmek. Migren hastası özellikle susuz kalmamalı. Çay, kahve içmek
insülin direncini de tetikleyen bir unsur. Bu konularda bizde hastalarımızı
bilgilendirmeye çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.
SİGARA BIRAKMADA DA
ETKİLİ
46 yaşındaki Hemşire Hatice Pehlivan 25 yıldır migren
hastası olduğunu belirterek; “Kronik migren hastasıyım Migren hayatımın bir
parçası gibi günlerce ağrılar, bulantılar ve mutsuzluk yaşıyorum. Günlük 5-6
ağrı kesici aldığım ve en sonunda acille sonlanan günlerim oldu. Ocak ayında
sigarayı bıraktım. Sigarayı bıraktığımda da takviye alıp tekrar dönmek
istemedim daha önce bırakıp tekrar başlamıştım. Hocama aslında sigarayı
bırakmak için gelmiştim. Ayrıca uyku problemimde vardı. Bunların hepsi
birbirini tetikleyen durumlar. Uykusuz iseniz migreniz atağınız çoğalıyor”
dedi.
“ŞİKÂYETLERİM
AZALDIKÇA MUTLU OLDUM”
Migren ataklarının gündelik yaşamını ve hayat kalitesini
düşürdüğünü ifade eden Hatice Pehlivan; “Şubat ayından bu yana Nuran hocama
geliyorum. 11 ya da 12. seansım. Buraya ilk geldiğimde depresiftim artık mutlu
olmaya başladım. Çünkü sigara içmiyorum kendime güvenim geldi. Uyku problemim
yavaş yavaş düzene girmeye başladı. Haftanın her günü başımın ağrıdığını
biliyorum. Ben sağlık çalışanı hemşireyim, bir anneyim ve eşim. Evde, işte
mutsuz ağrılı bir insan olarak hastaya ne kadar faydalı olabilirim. Migren
hayat kaliteni ciddi şekilde etkiliyor, atak geçtikten birkaç daha etkisi süren
bir hastalık. Tedavi sonrasında şikâyetlerim azaldıkça daha mutlu oldum ve
kendime güvenim geldi” şeklinde konuştu.
“AKUPUNKTURUN
BİLİMSEL OLARAK KANITLANMIŞ İYİLEŞTİRİCİ ÖZELLİĞİ VAR”
Pehlivan, tedavi sürecinde geldiği noktada çok iyi olduğunun
altını çizerek; “Şu an itibariyle migren atağım tutuyor ama ayda bir kez. Ayrıca
bir aydır ağrı kesici almıyorum. Çok şükür çok iyiyim tavsiye de ediyorum.
Migren özellikle kadınların büyük bir sıkıntısı. Kadın biterse evde, işte her
şey bitiyor. Öncelikle toplumda kadının iyi olması gerekiyor fiziki ve
psikolojik açıdan. Migren rahatsızlığı
olanların gelip hocamızla görüşüp tedaviyi almalarını öneriyorum. Hastalıkta hoca
yaklaşımı çok önemlidir iyi ki de Nuran hocamızla karşılaşmışım. Akupunkturunda
bilimsel olarak kanıtlanmış iyileştirici özelliği var” ifadelerini kullandı.