Bolu Valiliği ve Sivil Dayanışma Platformunca Bolu
Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Bolu Valisi
Erkan Kılıç, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı İsmail Ergüneş,
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikalar
Kurulu Üyesi Ahmet Selim Köroğlu, Cumhurbaşkanı Danışmanı ve Sivil Dayanışma
Platformu Başkanı Ayhan Oğan, iş dünyası ile sivil toplum kuruluşlarının
temsilcileri katıldı.
Bolu Valisi Erkan Kılıç, burada yaptığı konuşmada Türkiye
Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılında “Türkiye Yüzyılı” sloganı ile
düzenlenen toplantıların öneminden bahsetti.
Türkiye’nin son yıllardaki gelişimi ile sosyal çalışmalar
hakkında değerlendirme yapan Kılıç, “Devletimiz, tıpkı Köroğlu gibi,
ezilenin, mazlumun, garibanın yanında olmuştur. Dünyada bunun örneklerini hep
görüyoruz. Karabağ’da, Suriye’de, Irak’ta, Somali’de, Balkanlar’da görüyoruz.
Dünyanın neresinde bir sorun varsa, kim eziliyorsa, kim ihtiyaç sahibiyse biz
onlara devamlı yardımcı oluyoruz. Osmanlı’da ve Selçuklu’da olduğu gibi.
İnanıyorum ki yeni yüzyıl da Türkiye Yüzyılı olacak ve bizler adımızı çok daha
iyi bir şekilde bütün dünyaya duyuracağız.” ifadesini kullandı.
“Devlet için
var olan halktan, halk için var olan bir devlet paradigmasına döndük”
Oğan da “Türkiye Sohbetleri” programının
kapsamı ve içeriği hakkında katılımcılara bilgi verdi.
“Türkiye’ye dair, Türkiye için, Türkiye içinden her
söz bizim için kutsal, mukaddes bir sözdür” düşüncesi ile Türkiye’yi
dolaşarak vatandaşların kanaatlerini, yorumlarını ve analizlerini
dinlediklerini ifade eden Oğan, Türkiye Yüzyılı Vizyonu nedir? Nasıl olması
gerekir? çerçevesinde Türkiye’nin ve dünyanın son 20 yılını değerlendirmek
istediğini dile getirdi.
Oğan 2000’li yıllarda Türkiye’nin önünde Avrupa Birliği (AB)
perspektifi dışında başka alternatifi bulunmayan bir ülke olarak niteleyerek
“Kendi iç karışıklıkları, ekonomisi tamamen dışa bağımlı ve üretimi zayıf
kırılgan bir ülkeydi. Bugün bir çok alanda Türkiye’de büyük reformlar yaptık.
Bu reformları hep beraber yaptık. Bir zincir içerisinde, bütün Türk milleti
beraber hareket ederek bu başarıyı elde ettik. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan
olmadan da bu hedefleri yakalayabilmek pek mümkün değildi.” diye konuştu.
Türkiye’nin 20 yıl öncesinde demokrasi başta olmak üzere
pek çok alanda sıkıntılar yaşayan bir ülke olduğunu ifade eden Oğan,
“Devlet için var olan halktan, halk için var olan bir devlet paradigmasına
döndük. Bu çok önemli bir reformdur.” dedi.
“Biz şu an
büyük Türkiye olduk”
Türkiye’de yapılacak seçimlerin önemine vurgu yapan
Köroğlu, 2023 yılının sadece Türkiye’deki siyaseti takip edenler açısından
değil, dünyada siyaseti takip edenler açısından da dünyanın en önemli seçiminin
yaşanacağını belirtti.
Türk milletinin mayıs ayında yapacağı tercihle ya Türkiye’den
yana olanları ya da “Yeniden büyük Türkiye’yi Kuracağız” diyenleri
tercih edeceğini ifade eden Köroğlu, “Biz şu an büyük Türkiye olduk.
Küresel bir aktör olmaya doğru hızla yol alıyoruz. Yani, Türkiye Yüzyılını,
büyük bir ülke olan Türkiye’mizin vizyonunu, misyonunu bütün evrensele yaymak
üzere bir gayretin içindeyiz.” diye konuştu.
Ergüneş ise Bakanlığının çalışmalarından bahsederek,
“Türkiye Yüzyılı vizyonunun temelini teşkil eden şey, 2000 yılından sonra
Türkiye’nin dünyadaki ülkelerle sosyal yardımlar ve sosyal hizmetler açısından
gittiği ayrışmadı. 2000 yılından sonra geçmişte hiçbir şekilde
kurumsallaşmamış, mevzuatı oluşturulmamış, organizasyonu tamamlanmammış, bütün
kurumların tamamı temellendirildi. Bu milletin hizmetine sunuldu. Bakanlık olarak
2000 yılından sonra yaptığımız şu, iki ilke üzerine hareket ediyoruz, aile
odaklı yaklaşıyoruz, arz odaklı hizmet sunuyoruz.” dedi.
Açılış konuşmalarının ardından program soru cevap
şeklinde devam etti.
