Dolar
ABD Doları 39,0313
Euro
Euro 44,3497
Sterling
Sterling 52,8999
Altın
Altın 4.221,69
BOLU AÇIK
17,4
AÇIK

“EŞİT, ÜCRETSİZ VE NİTELİKLİ SOSYAL HİZMETİN MÜMKÜN OLDUĞUNA İNANIYORUZ”

“EŞİT, ÜCRETSİZ VE NİTELİKLİ SOSYAL HİZMETİN MÜMKÜN OLDUĞUNA İNANIYORUZ”

Haber: Aslı Akış


Aile ve Sosyal Hizmetler il müdürlüğü
önünde bir araya gelen Ses Bolu Şubesi üyeleri adına açıklamayı Ses Bolu Şubesi
Başkanı Serdar Koçyiğit okudu. Koçyiğit, haklarımız, emeğimiz ve sağlık
hakkımız için tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak üretimden gelen
gücümüzle 14-15 Martta mücadeleyi büyütüyoruz” dedi.


“SOSYAL HİZMET
ALANI İKTİDARIN ALANINA DÖNÜŞMÜŞ”


Hükümetin, sosyal hizmetleri kendi
yararına kullandığını ileri süren Şube Başkanı Koçyiğit, “Sosyal hizmet alanı,
gerek neoliberal dönüşümün en acımasız etkilerini yaşadığımız ekonomik kriz
ortamında ve gerekse de pandemi süresince artan yoksulluk koşullarında, giderek
sorunlu bir alan haline gelmiştir. Sosyal hizmet alanı iktidarın himmetçi
politikasıyla siyasal olarak kendini yeniden var etmeye çalıştığı bir alana
dönüşmüş, sosyal dayanışma ihtiyacı içinde olan geniş kesimleri bir hayırseverlik
konusu olarak algılama tavrı meseleyi iyice içinden çıkılmaz hale getirmiştir. Neoliberal
dönüşümle beraber dünya genelinde yaşanan COVİD- 19 pandemisinin yarattığı kriz
Ülkede sosyal ve ekonomik hakların hızla budanmasını gündeme getirmiş, uzun
vadeli çözümler gerektiren sorunlara gündelik reflekslerle ve siyasal
manipülasyona açık yanıtlar üretilmeye çalışılmıştır. Sonuç ise, muazzam bir
yoksulluk ve yoksunluk. Temel ihtiyaçların karşılanması adına uzayan kuyruklar,
artan intiharlar ve her alanda artan şiddet bunun en önemli göstergeleridir”
dedi.


“SOSYAL POLİTİKA
ANLAYIŞININ İFLAS ETTİĞİNİ GÖRDÜK”


İktidarın yöntemlerini yanlış olduğunu
ve sorunlar yaşandığını dile getiren Koçyiğit, “Siyasal iktidarın; yaklaşık 20
yıldır yaşam standartlarını hızla düşürüp yoksullaştırdığı halk kitlelerini
kendine bağımlı hale getirerek ürettiği sosyal politika anlayışının günümüz
koşullarında iflas ettiğini gördük, görüyoruz. Benimsenen bu yaklaşımın;
toplumun tüm üyelerine yeterli bir gelir ve yaşam standardının sağlanması,
uygun çalışma koşullarının sağlanarak çalışanların emeğinin korunması, gelir
adaletinin, sosyal güvenliğin ve nihayetinde sosyal adaletin sağlanması,
bireylerin mesleki, fizyolojik, psikolojik ve sosyoekonomik risklerden
korunması gibi sosyal devlet ilkesiyle uzaktan yakından alakası bulunmamaktadır”
ifadelerini kullandı.


“İNSANLAR
SORUNLARLA KARŞI KARŞIYA KALMAKTA”


İnsan haklarını korunma ihtiyacının
arttığını vurgulayan Koçyiğit, “Yine günümüzde, kadın, çocuk, engelli, yaşlı,
LGBTİ+, mülteci, yoksul, hapishanedeki mahkûm başta olmak üzere hakları elinden
alınan veya hakları daha fazla korunmaya ihtiyacı olan insanlar, insan hakları
çiğnendiği ya da insan haklarının gerekleri yerine getirilmediği için daha
fazla psikososyal sorunlarla karşı karşıya kalmakta, yalnızlaşmakta ve çaresiz
hale gelmektedir. Bu çerçevede her geçen gün insanın insan olmaktan kaynaklı
sahip olduğu hakları korumaya ve bu hakları geliştirmeye daha fazla ihtiyaç
duyulmaktadır” diye konuştu.


“İKTİDAR AYKIRI
BİR ÇALIŞMA DÜZENİ YARATI”


Çalışma düzeninin bozuk olduğunu
belirten Koçyiğit, “Siyasal iktidar; 
Kamu personel/ücret rejiminde izlediği kuralsız, keyfi tutuma ek olarak
giderek artan ve derinleşen sosyal sorunlara gerçekçi sosyal politika
geliştirmeyerek, yeterli kaynak ayırmayarak, biz sosyal hizmet emekçilerinin
emek sömürüsünü artırdığı gibi insan haklarına aykırı bir çalışma düzeni de
yaratmıştır.  Yaratılan bu düzen, biz
sosyal hizmet emekçilerinin çalışma koşullarını tahrip ederek onarılması güç
yaralar açmıştır” açıklamasında bulundu.


“SİYASAL
KADROLAŞMA HUZURUNU BOZMUŞTUR”


Sosyal hizmet alanlarına liyakatsiz
kişilerin atandığını iddia eden Koçyiğit, “Gelinen aşamada; Liyakatsiz
atamalarla siyasi kadrolaşma yaratılarak, sosyal hizmet kuruluşlarına
doldurulan niteliksiz ve ehliyetsiz kadrolarla hizmetin niteliği zarar
görmüştür. Kuruluşlarda çalışan sayısının azalması, güvencesiz ve asgari
ücretli personel istihdamının yaygınlaşması ile mesleğin bilgi, beceri ve değer
temelinden uzaklaşmasına sebep olunmuştur. Çalışan sayısının azlığı,  iş yükünü arttırmış. Emekçiler uzun sürelerle
ve çok yoğun iş yükü altında ağır koşullarda yıpranarak çalışmaktadır. Siyasal
kadrolaşma, mobbingi ve ayrımcılığı artırarak çalışma barışını ve huzurunu
bozmuştur. Özellikle pandemi süresince, sağlıksız çalışma koşulları giderek
görünür hale gelmiştir. İş yerlerinde İşçi Sağlığı ve Güvenliği yok
sayılmıştır. Geçici ve değişimden uzak sosyal politikalar, emekçilerin
kendilerini değersiz ve ümitsiz hissetmesine sebep olmuştur” kelimelerini
kullandı.


“EMEKÇİLER
İNSANCA ÜCRET ALAMAMAKTA”


Sosyal hizmet çalışanları olarak
ekonomik sıkıntılar yaşandıklarını ifade eden Koçyiğit, “Artan sosyal destek
talepleri, kuruluşlara başvuruları artırmış ve arkasından kaynak yoksunluğu
nedeniyle taleplerin karşılanamaması sorunu gelişerek, bu durum emekçilere
yönelik şiddetin de artmasına sebep olmuştur.  Çalışanların görev tanımlarına ilişkin
düzenlemelerle ve mevzuat değişiklikleriyle her çalışan her işi yapar hale
gelmiştir.  Ücret rejimindeki uygulamalar
emekçiler arasındaki eşitliği bozmuştur. Alanda, farklı statülerde ve farklı
koşullarda çalışma söz konusudur. Sosyal hizmet emekçileri, ne yaptıkları işin
karşılığı olacak,  ne de insanca yaşamayı
sağlayacak ücret alamamaktadır” şeklinde konuştu.


TALEPLER
SIRALANDI


Koçyiğit, açıklamaya taleplerini şu
şekilde sıralayarak son verdi:


Biz sosyal hizmet emekçileri olarak, sosyal
hizmetin bireyin iyilik halinin sağlanmasını, insan haklarının korunmasını,
sosyal değişimi ve bu bağlamda ortak sorumlulukların desteklenmesini esas alan
bir meslek ve disiplin olduğu bilinciyle alana dair taleplerimizi şöyle
sıralıyoruz:


# Küresel salgın ve ekonomik kriz
süresince yoksullaşan kitlelere yönelik sosyal politika yaklaşımının kurumsal
bakış açısıyla hayata geçirilmesini;


# Kolektif ve sosyal haklar olan
Sosyal Güvenlik ve Sosyal Hizmet haklarının korunması ve geliştirilmesini ve
pek çok toplum kesiminin güvencesizleştirilmesinin önüne geçilmesini;


# Sosyal hizmetin, hak temelli ve
bütüncül bir yaklaşımla ele alınmasını;


# Sosyal Hizmet sunanların ve bu
hizmetlerden yararlananların güvence altına alınmasını;


# Kuruluşlarda yeterli ve nitelikli
personel bulundurulmasını;


# Atamalarda eşit ve etik kurallara
uygun, güvenceli ve tam zamanlı istihdam yapılmasını, ASDEP uygulanmasından
vazgeçilmesini,


# İşyerlerinde şiddet, mobbing ve
angarya çalışmanın son bulmasını;


# Ücret uygulamalarındaki eşitsizliğin
giderilmesini;  Sosyal Hizmet
Emekçilerinin ekonomik ve özlük haklarının düzeltilmesini, insanca yaşayacak
ücret sağlanmasını, ek ödemelerin artırılması ve emekliliğe yansıtılmasını;


# Yaşanan personel eksikliği sebebiyle
artan iş yüküyle, ağır koşullarda ve yıpranarak çalışmak durumunda bırakılan
emekçilere yıpranma payı ve fiili hizmet zammı verilmesini;


# Görev tanımlarının gerçekçi
yapılmasını, etik uygulamalara engel oluşturan yönetsel sorunların çözülmesini,
çalışanların keyfi ve görevleri olmayan işlerde çalıştırılmamasını;


# Kurumdaki siyasi kadrolaşmaya,
baskı, sürgün, ihraç ve açığa almalara son verilmesini;


# Çalışanların mesleki çalışmalarına
müdahale edilmemesini, baskıların kaldırılmasını;


# Görevde yükselme ve unvan
değişikliği sınavlarında mülakat gibi usulsüz işletilen uygulamalara derhal son
verilmesini;


# Sosyal hizmet emekçilerinin tamamına
eşit ücretsiz, nitelikli ve anadilinde hizmet sunan kreşler açılmasını;



# Sosyal
hizmet emekçilerinin sosyal incelemeler ve evde hizmet verilmesi gereken
durumlar başta olmak üzere, iş sağlığı ve güvenliklerinin sağlanması için
gerekli tedbirlerin alınmasını istiyor, Dünya Sosyal Hizmet Gününüzü kutluyor
ve herkes için eşit, ücretsiz ve nitelikli sosyal
hizmetin mümkün olduğuna inanıyoruz.”

Her yıl Mart ayının üçüncü Salı günü sosyal hizmet uzmanları ve sosyal hizmet emekçileri tarafından Dünya Sosyal Hizmet Günü olarak kutlanmaktadır. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Bolu Şubesi de Dünya Sosyal Hizmet Günü nedeniyle basın açıklaması gerçekleştirdi.

Boludabolu Avatar
BoludaBolu
15 Mart 2022
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir