Haber: Ebru Buket Dönmez
Seben Taşlıyayla
Göleti’nin yakınındaki, Ayman Yaylası’nda yapılması planlanan taş ocağı için 16
Eylül sabahı 150 civarında ağacın kesildiği iddia edildi. Taş ocağı hakkında
ise yayla halkı açtığı dava ile yürütmeyi durdurma kararı aldırdı. Son olarak
TMMOB Bolu İl Koordinasyon Kurulu üyeleri taş ocağı için çalışma yapılan alanda
inceleme yaparak, basın açıklaması gerçekleştirdi.
“KÖYLÜLER DEMOKRATİK TEPKİLERİNİ DİLE GETİRDİ”
TMMOB Bolu İKK Genel
Sekteri Erol Perçin tarafından yapılan açıklamada, “Ülkemizin birçok yerinde
değişik zamanlarda yaşanan sel, taşkın ve yangın gibi felaketlerde birçok
insanımız hayatını kaybetmiş, birçok insanımız evinden olmuş, yurttaşlarımızın
geçim kaynağı olan hayvanları ve tarım arazileri yok olmuştur. Son yıllarda
yaşanan bu felaketlerin temel nedenleri, iklim değişikliğinden ziyade, insan
kaynaklı doğa tahribatları, yanlış su politikaları, merkezi ve yerel
yönetimlerin kentleri rant politikalarına teslim etmesidir. Kaz Dağları’nda,
Gölcük’te, Abant’ta, Salda Gölü’nde, İkizdere’de olduğu gibi Ayman Yaylasında
da halka danışılmadan, bilimsel ve teknik gerçekler göz ardı edilerek
tahribatın temeli atılmak istenmiştir. Ne var ki Ayman Yaylası köylüleri
yaşamına, doğasına sahip çıkarak demokratik tepkilerini dile getirmiş, konuyu
mahkemeye taşıyarak gerekli girişimlerde bulunmuşlardır” ifadelerine yer
verildi.
“MÜCADELELERİ GELECEKLERİNE SAHİP ÇIKMA MÜCADELESİ”
Vatandaşların Seben
Taşlıyayla Göletine karşı bir mücadele vermediklerinin altını çizen Perçin, “Proje
muhatabı kurum tarafından geçtiğimiz günlerde ifade edildiği gibi, Ayman
yaylası köylülerinin mücadelesi, Bolu Seben Taşlıyayla Göleti ve Sulaması
Projesine karşı değil, bu projede kullanılacak ve merasının bitişiğinde
planlanan taş ocağına karşıdır. Ayman yaylası köylülerinin mücadelesi, hâlihazırda
farklı bir kamu kurumuna ait, herhangi bir ilave çalışma ve yatırım
gerektirmeksizin mevcut alana 900 metre uzaklıktaki taş ocağının bu projede
kullanılması içindir. Ayman yaylası köylülerinin mücadelesi yüzlerce yıllık
geleneklerine, merasına ve geleceğine sahip çıkma mücadelesidir” dedi.
“UYARDIK, UYARMAYA DEVAM EDİYORUZ”
Çevreye telafisi imkânsız
zararlar veren bir anlayışın kabul edilemeyeceğini belirten Perçin; “Uyardık,
uyarmaya devam ediyoruz. Bu alanda yapılacak taş ocağı telafisi mümkün olmayan
tahribata yol açacaktır. Taş ocağı çalışmalarında açığa çıkacak, toz, gürültü
ve titreşim ciddi çevresel kirlenmelere, hayvancılık veriminin azalmasına ve
köylülerin yaşam konforunun bozulmasına neden olacaktır. Yine açılması
planlanan taş ocağının 60 metre yakınında yer alan yüksek gerilim elektrik
iletim hattının taş ocağı faaliyetlerinde zarar görmesi durumunda geniş ölçekli
orman yangınlarıyla karşılaşılabilecektir. Taş ocağı için yüzlerce ağacın katledilecek
olması bile ormanlık alanda yaşanacak tahribatın boyutunu göstermektedir.
Unutulmamalıdır ki kamu kurumu faaliyetleri, halkın ihtiyaç ve çıkarları
gözetilerek yürütülmelidir. Halkın yaşam hakkını ve sağlığını görmezden gelen,
doğal yaşamı tehdit eden, çevreye telafisi imkânsız zararlar veren bir anlayış
kabul edilemez. Bu ülkenin mühendisleri,
mimarları ve şehir plancıları olarak yaşamı, doğası, merası ve geleceği için
mücadele eden Ayman Yaylası köylülerinin yanında olduğumuzu bir kez daha ifade
ediyor, yetkilileri yöre halkının ve doğanın sesine kulak vermeye, bu yanlıştan
geri dönmeye davet ediyoruz. Yaşasın Ayman Yaylası köylülerinin mücadelesi!
Yaşasın mücadelemiz!” şeklinde konuştu.
