Dolar
ABD Doları 34.1048
Euro
Euro 38.0948
Sterling
Sterling 45.3949
Altın
Altın 2841.2000
BOLU AZ BULUTLU
27,6
AZ BULUTLU

“MURSİ’NİN KATİLİ SİSİ CUNTASIDIR!”

“MURSİ’NİN KATİLİ SİSİ CUNTASIDIR!”

Sarımsakcı;
“Mısır’ın ilk ve tek meşru Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, kendisine yapılan
sistematik işkence ve ihmaller ardından şehit olmuştur. Aslında Mursi, 17
Haziran’daki duruşmada haksız suçlamalara karşı hem kendini hem de davasını
savunurken şehit edilmiştir” dedi.


Bolu-İHH Başkanı Fethi Sarımsakçı açıklamasında;


“Mursi’nin şehadet haberini dünyaya büyük bir neşeyle
bildiren cuntanın dikkatlerden kaçırmaya çalıştığı gerçekler, cinayet ardından
daha net ortaya çıkmıştır. Şehit Mursi, yıllardır böbrek, karaciğer ve şeker
hastalıklarından muzdarip olduğu halde, tedavileri keyfi biçimde engellenmiş,
olumsuz hapishane koşullarında durumunun kötüleşmesi beklenmiştir. Günün 23
saatini tek başına hücre hapsinde geçiren Mursi, hayatının ciddi tehdit altında
olduğunu daha bir kaç ay önce bizzat kendisi mahkemede açıklamıştı. Şehit
Mursi’yi idam cezasıyla yargılayan Mısır cuntası, karar çıksa bile bir
cumhurbaşkanını idam etmenin siyasi sonuçlarına katlanamayacağını bildiği için
onu yavaş bir süreçte öldürmeyi tercih etmiştir.


6 yıldır hapiste bulunan şehit Mursi, bu süre zarfında
sadece 3 defa ailesi ile görüşebilmişti. Avukatları ile görüşmesi de çok sıkı
ve keyfi şartlara bağlanmıştı. Bu görüşmelerin hepsinde özgürlüğü kameralar
önünde ve kişi mahremiyetine saygısız bir biçimde kısıtlanmıştı. 


Mursi’nin şehadeti sadece ailesini ve dava arkadaşlarını
değil, tüm İslam dünyasını yasa boğmuş, Mısır’da unutulmaya yüz tutmuş zulmü
bir kez daha gündeme getirmiştir. Mursi’nin 6 yıllık tavizsiz mücadelesi ve
şehadeti bir kez daha göstermiştir ki, Mısır’da direniş ve mücadele devam
etmektedir. Son bir asırdır zalimlere ve emperyalistlere karşı savaşan Mısır
halkı, tüm sinmiş görüntüsüne rağmen şehitler vermeye ve hala ayakta olduğunu
haykırmaya devam etmektedir. Mursi, Mısır’da Hasan el-Benna’dan itibaren devam
eden lider kadrolarının hayatını ve mücadelesini şehadetle taçlandırma
geleneğinin son halkası olmuştur.


Cunta yönetimi, olayın ilk anlarından itibaren Mursi’nin
naaşını gizli bir yerde tutup, üzerinde kendilerine karşı suç delili olabilecek
fiziki delilleri yok etmiştir. Şu an en büyük beklentilerden biri Mursi’nin
sistematik olarak ölümünü seyreden Birleşmiş Milletler’in en azından
uluslararası bir soruşturma için harekete geçmesidir.


Kısa süren iktidarı boyunca, sadece Mısır içindeki derin
devlet ve hainlerle mücadele değil, uluslararası Siyonist entrikalarla da
mücadele etmek zorunda kalan Mursi, iş yapmasına izin verilmeden bir yıl içinde
önce sokak gösterileri ile yıpratılmış ardından askeri cuntanın ellerine teslim
edilmişti. 3 Temmuz 2013 tarihinde Abdülfettah Sisi askeri darbeyle iktidara el
koyduğunda, İsrail ve ABD desteğiyle, ilk günlerden itibaren kanlı bir baskı
siyaseti uygulamış, her türlü yasa dışılık görmezden gelinmiştir. Rabia ve
Nahda meydanlarında 2 bini aşkın insan katledildiği gibi,  alınan kararla, sivilleri katleden kişilerin
ve bu ölümlerin soruşturulmasının önü tamamen kapatılmıştır.


Binlerce insan gözaltına alınırken, bunların tamamı
sistematik işkenceye uğramış ve yüzlercesi hapiste şehit olmuştur. Hali hazırda
Mısır cuntasının hapishanelerinde 60 binden fazla mazlum insan daha
bulunmaktadır. Batılıların desteğindeki cunta idaresinden son 6 yılda 2 bin
500’den fazla idam kararı çıkmış, bunlardan 165 tanesi infaz edilmiştir.
Bunların tümü sessiz sedasız bir şekilde yürütülürken, geçtiğimiz Şubat ayında
9 gencin idamı gizlenememişti. Hali hazırda 10 binden fazla muhaliften haber
alınamamakta ve büyük ihtimalle yasa dışı infaza kurban gittikleri
düşünülmektedir.


Siyonizmin bekçiliğini yapan Mısır cuntası, Batıdan ve
özellikle Trump yönetiminden aldığı destekle ülke içinde her türlü hukuksuzluğu
ve cinayeti işlerken, Mursi’nin şehadeti bu hukuksuz rejimin ve dış
destekçilerinin bölgesel projelerinde yeni bir aşamaya geçtiklerinin işaretidir.
Hapiste bile olsa meşru bir liderin varlığı, dengelerin her an değişebileceği
Ortadoğu’da emperyalistlerin planlarını bozabilecek bir riski barındırmaktaydı.
Yaşananlar göstermiştir ki, içeriden çıkma konusunda küçük bir ihtimal olsa
bile, cunta ve onun destekçileri Mursi’nin ve onun liderlik ettiği Müslüman
kadroların potansiyeli ile yüzleşmekten hala korkmaktadır. Mısır’dan gelen
ekonomik ve siyasi göstergeler bu yozlaşmış rejimin ömrünün fazla uzun
sürmeyeceğini göstermektedir. Sisi cuntasının ortadan kalkması halinde Mısır’da
hapiste bile olsa Batı ve Siyonizm karşıtı bir alternatifin bulunması
emperyalistleri huzursuz etmiştir. Darbecilerin dışarıda en büyük destekçileri
ABD ve Avrupa Birliği olsa da, bölgedeki en önemli finansörleri Suudi Arabistan
ve Birleşik Arap Emirlikleri’dir. Şu ana kadar Batılı ülkeler Mısır’a 30 milyar
dolarlık silah ve teçhizat vermişler, Suud ve Emirlik yönetimleri de 14 milyar
dolarlık yardım yapmışlardır.


Mısır cuntasını bu kadar değerli kılan ise Siyonist
rejimin korunmasında oynadığı roldür. Bu nedenle Mursi, Siyonistlerce şehit
edilmiş onlarca mücahitten biridir. Mursi’nin bu şehadeti Siyonistlerin
Filistin ve bölge planlarından bağımsız değildir. Eş zamanlı olarak bir yanda
Kudüs ve Filistin’de saldırganlık artarken, aynı anda Mısır’da operasyonlara
hız verilmesi, ABD’nin yeni Ortadoğu planıyla ilgili görünmektedir. Şu an Mısır
cuntasının zindanlarındaki onbinlerce mazlum için durum daha da kritik bir hal
almıştır. İşkence, taciz, öldürme ve daha onlarca hukuksuzluğun engellenmesi
için dünyanın sağduyulu kamuoyu harekete geçmelidir.


Mısır’daki siyasi tutuklular derhal serbest
bırakılmalıdır. Sisi cuntasının uluslararası mahkemelerde yargılanması için
çalışma başlatılmalıdır.  Mursi’nin
şehadeti, uluslararası bir heyet tarafından incelenmeli ve tüm sorumlular yargı
önüne çıkarılmalıdır. Bir cumhurbaşkanını hayatta iken koruyamayan dünya
kamuoyu, en azından ölümü ardından adaleti sağlamaya çalışmalı. 


Yaşasın Mısır direnişi.” İfadelerine yer verdi.


 

Bolu İnsan Hakları Hizmet Derneği Başkanı Fethi Sarımsakcı Büyük Cami’de kılınan gıyabi cenaze namazının ardından, Mısır’ın ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin vefatı nedeniyle açıklamada bulundu.

Boludabolu Avatar
BoludaBolu
18 Haziran 2019
Paylaş:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir