Bolu’da, Fetullahçı
Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY), emniyet yapılanmasının
“mahrem imamları”na yönelik soruşturma kapsamında, haklarında dava
açılan 12’si tutuklu, 14 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu ve
tutuksuz sanıklar, avukatları ile yakınları katıldı.
Duruşma, sanıkların savunmalarıyla devam etti.
Tutuklu sanık Rıdvan Yücel, hakkındaki suçlamaları ve
aleyhine beyanda bulunan şahısların tanıklıklarını kabul etmediğini söyledi.
Aleyhinde beyan veren A.E. isimli şahısla kapatılan FEM
dershanesinde tanıştığını aktaran Yücel, “Eşim, dershanesinin müdürü olan
Veysel isimli şahsın referansı ile bir dönem bu dershanede çalıştı. A.E. ile bu
dönemde tanıştım. Başka bir irtibatım yoktur. Zaten beyanlarını da daha sonra
geriye çekmiştir. Aynı şekilde M.Y. ile de meslektaş olduğumuz için tanışırım.
Eğitim Bir Sen Başkan Yardımcısı olduğum zaman başka bir okulda çalışmak
istediğini belirterek, bu konuda benden yardım istemişti ben de kendisine yol
göstermiştim. Ondan sonra Fen lisesinde çalışmaya başlamıştı. Aleyhime
beyanlarını kabul etmiyorum.” diye konuştu.
Yücel, hakkında beyanda bulunan diğer tanıkların
suçlamalarını da kabul etmediğini ifade ederek, bu şahısların tutuklanma
endişesi ve kendileri hakkındaki suçlamalardan kurtulmak için ismini
verdiklerini ileri sürdü.
“Kod adı ve
ByLock kullanıcı adının aynı olması tesadüf”
Mahkeme başkanının, “Gizli tanığın verdiği harici
bellekte kod adının ‘tahir’ olduğu belirtiliyor. ByLock çözümlemelerinde ise
kullanıcı adın ‘TAHİR14’ olarak geçiyor. Bu konuda ne söyleyeceksin.”
sorusuna Yücel, “Ben, ByLock kullanmadım. Bu nedenle içerikleri kabul
etmiyorum. Kod adı ve kullanıcı isimlerinin aynı olmasının tesadüf olduğunu
düşünüyorum. ByLock listemde ekli olduğu iddia edilen şahıslardan bir kısmını
tanıyorum ama tamamını tanımam.” şeklinde cevap verdi.
Daha sonra dinlenen tutuklu sanık Süleyman Ersöz de
hakkındaki iddiaları kabul etmediğini söyledi.
“Garson” kod isimli gizli tanığın verdiği
bilgilerin sadece bir kısmının kendisi ile ilgili olduğunu belirten Ersöz,
“Tanık beyanları ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ele
geçirilen belgelerde, ‘Selim, ‘Sadi’ ve ‘Salim’ kod isimlerini kullandığımdan
bahsediliyor. Bu anlamda ciddi bir çelişki görülüyor. Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı tarafından elde edilen harici bellek içindeki sütunlardan birinde
‘mahrem imamın örgütten ayrıldığı tarih’ ibareli yer var. Orada benimle ilgili
olarak Eylül 2015’de ayrıldığıma yönelik ibare bulunduğu halde bununla ilgili
bir araştırma yapılmamıştır. Ben ne şekilde oluşturulduğu belli olmayan ve
güvenilirliği konusunda çelişki bulunan evrakların aleyhime kullanılmasını
kabul etmiyorum.” ifadesini kullandı.
Ersöz, malum yapının terör örgütü olduğunu 15 Temmuz’da
anladığını da öne sürerek, “Bu
yapıya üye olmadım, katılmadım. Talimat almadığım gibi kimseye de talimat
vermedim. Örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmiyorum. Bank Asya’daki hesabımı
2014 yılında açtığım doğrudur. Yine aynı yıl Eylül ayında para yatırdım. Ama
bunları talimatla yapmadım. Bu yönde bir talimattan da haberim yok. Tahliyemi
ve beraatımı talep ediyorum.” şeklinde konuştu.
Savunmaların ardından mütalaasını veren cumhuriyet savcısı,
sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Ali Ülker hakkında Ankara 2.
Ağır Ceza Mahkemesi’nde aynı eylemle alakalı başka bir kovuşturma olduğundan
dosyasının birleştirilmek üzere ayrılmasına karar verdi.
Tahliye taleplerini kabul etmeyen mahkeme heyeti, ByLock
döküm içerikleri ulaşmayan sanıkların ID numaralarının tespiti ve dökümlerin
gönderilmesinin istenmesi, dijital materyallerinin çözüm içerikleri ulaşmayan
sanıklardan ele geçirilen materyallerin çözümüne ilişkin akıbetin sorulması ve
45 tanığın dinlenmesi için duruşmayı 11 Nisan’a erteledi.
İDDİANAMEDEN
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan 42 sayfalık
iddianamede, 13’ü tutuklu, 14 sanığın, “silahlı terör örgütüne üye
olmak” suçundan 7 yıl 6 aydan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılması
isteniyor.