Bolu Haber, Gazete ve Firma Rehberi

Bolu ile ilgili internette aradığınız tüm soruların cevabını bulabileceğiniz internet sitesi.

Aytekin AKAN

19225 görüntüleme

Aytekin AKAN (İş Adamı)

Doğum: 1978 Hernberg / Almanya

Okul: Bolu Kültür İlkokulu, İzzet Baysal Anadolu Lisesi, Kayseri Fen Lisesi, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümü.

Meslek: İnşaat Malzemeleri Satışı

Bulunduğu Görevler: Bolu Ticaret ve Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu Üyesi.

4 yıl Bolu Cimnastik il Temsilciliği…  

 

HEP TİCARETLE UĞRAŞMAK İSTİYORDU VE OLDU

1978 yılında Almanya’da dünyaya geldi…

3 yaşındayken ailesi ile birlikte Türkiye’ye kesin dönüş yaptı ve Bolu’ya yerleşti…

Dodurga Mahallesinde çok mutlu bir çocukluk hayatı geçti…

Büyüdüğünde ticaretle uğraşmayı istiyordu, aklında hep ticaret vardı ve hayaline 2006 yılında ulaştı, kendi işinin patronu oldu…

Şimdi Bolu halkına hizmet vermeye devam eden, sevdikleriyle, eşiyle, dostuyla vakit geçirmekten büyük keyif alan, çocuklarına düşkün bir baba ve iş adamı Aytekin Akan’ın hayat hikayesi…

Bolu’nun genç iş adamlarından Aytekin Akan, iş hayatından aile hayatına, hobilerinden korkularına kadar hayat hikayesini bakın nasıl anlatıyor; 

OKUL HAYATI

1978 yılında Almanya’nın Hernberg şehrinde doğdum. Babam 1988’de Türkiye’ye geldi. Biz de 1981 yılında Türkiye’ye dönmüşüz. İlkokulu Bolu Kültür İlkokulunda okudum. Ortaokulu İzzet Baysal Anadolu Lisesinde okudum. Kayseri Fen Lisesi mezunuyum. Üniversite de İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme mezunuyum.

AİLE HAYATI

Almanya’da doğdum, üç kardeşiz, 1981 yılında Bolu’ya gelmişiz. Burada Dodurga’da büyüdüm. Babamın adı Yunus, Annemin adı Safiye, ablamın adı Aysel, ablam hemşire, kardeşimin adı da Ayşen, Ayşen de matematik öğretmeni.

MUTLU BİR ÇOCUKLUK DÖNEMİ

Çocukken mutlu bir hayatımız vardı. Mahalle kültürünün yoğun olduğu bir yerdi. Futbol oynardık, misket oynardık, gazoz kapağı oynardık, çelik çomak oynardık. Çocukluktan beri iş hayatının içindeyim. Simit satardım, misketi iyi oynardım, üterdim, sonra tekrar satardım. Maçlarda karton, çekirdek satardım. Erik satardım maçlarda. O şekilde geçti çocukluk hayatım. Daha sonra Kayseri’ye gittim, ergenlik dönemimde Kayseri’deydim, lise hayatım orada geçti. Kayseri’de ticarete atılmaya karar verdim. Lise 2. Sınıftan beri de hep bir gün ticaret yapacağım diye okudum ve çalıştım. Allah da nasip etti, 2006’dan beridir kendi işimin patronuyum.

HER İŞİ YAPTI

1998 yılında 20 yaşındayken, üniversite 2. Sınıfta okurken, maaşlı çalıştım, tıbbi cihaz sattık o zaman. Olympus’un Türkiye distribütörlüğünde çalıştım. İstanbul Şubesini biz oluşturmuştuk. Emine Gül Tunç’la beraber kurmuştuk orayı. 2001 yılında oradan ayrıldım, askere gittim. Askerden döndükten sonra DYO boya fabrikalarında satış temsilcisi olarak çalıştım. 2 yıl da orada çalıştım. Sonra tekrar 2004 yılında eski firmama geri döndüm. 2006 yılında da Bolu’ya gelip iş hayatına atıldım. O gün bugündür de inşaat malzemeleri satışı ve müteahhitlik kısmı ile uğraşıyoruz. İlk ofisim kültür sitesinin karşısındaydı. Sonra 2009 yılında yan tarafa geldik. 2014 yılında da oradaydık, 8 ay karşı tarafta küçük bir ofiste kaldık. 2015 yılının 3 Mayıs’ında da buraya geldik. Yaklaşık 3 senedir buradayız. 3 Mayıs’ı özellikle seçtik. Evlilik yıldönümümüz de 29 Mayıs. 

ÇOCUKLARI ONUN HERŞEYİ

Eşimin adı Funda Akan, 3 tane çocuğum var. Yunus Emre, Rana Yade ve Oğuz Kağan. Yunus Emre 12 yaşında, Yade 7 yaşında, Oğuz Kağan daha beş aylık. Funda ile 2004’ten beri evliyiz. Yaklaşık 14 yıllık bir evlilik hayatımız var. Bir arkadaşım vasıtasıyla tanıştık, 1.5 yıllık bir flört dönemi oldu. Ondan sonra 13 Mart 2004’te nişanlandık 77 gün sonra da 29 Mayıs 2004’te evlendik.

SİYASETİ SEVMİYOR

Siyasi bir yönüm yok. Siyaseti çok sevmiyorum, beceremiyorum da. Çok da hoşlanmıyorum içinde bulunmaktan. Ticaret Odasında Genç Girişimciler Kurulundaydım. Yaklaşık 6 yıl kadar yönetim kurulundaydık. Cimnastik hakemiyim aynı zamanda ama yapmıyorum. Yaklaşık 4 yıl burada il temsilciliği yaptım. Bu yılın başı itibariyle de ayrıldım görevimden. Bir tane köy derneğimiz var derneğimizin yönetimindeyiz. Bir de iki cimnastik derneği var onların yönetim kurulundayım.

EN BÜYÜK AŞK BEŞİKTAŞ

Hobilerim, futbol, en büyük zevkimiz Beşiktaş, en büyük aşk Beşiktaş. Gezmekten ve yemek yemekten hoşlanıyoruz. Çok yer gezdik, Türkiye’de de, dünyada da. Aslında işimizin de bir hediyesi oldu bu gezmeler.

OĞLU ONA ŞANS GETİRDİ

Kayseri Fen Lisesine gitmek hep benim için bir artıydı. Hayata çok erken başladık, çok erken öğrendik. 15 yaşında ailenden kopup gidiyorsun. O zamanlar çok fen lisesi yoktu Türkiye’de. Ben iyi bir fen lisesine gitmişim, iyi arkadaşlıklar edindim, hala daha o arkadaşlarla görüşmeye devam ediyorum. Kayseri benim için bir dönüm noktasıydı. Orada ticaretin renkli olması, ticaretin çok yoğun yaşanması, insanların ticarete hep iyi gözle bakmaları destek vermeleri, sivil toplum örgütlerinin, yöneticilerin, oradaki siyasilerin, oradaki belediye başkanlarının destek vermesi beni de böyle bir yola soktu. Zaten içimde bir ticaret cevheri vardı. Herhalde çok erken yaşlarda onun açığa çıkmasını sağladı. Benim için bir dönüm noktası da oğlum oldu. Oğlum bize hep şans getirdi. 2006 yılında Bolu’ya gelirken, işimiz yoktu, işyerimiz yoktu ne iş yapacağımızı bilmiyorduk. Hanımım da 7.5 aylık hamileydi, oğlumuz olduktan sonra işimiz de oldu, işyerimiz de oldu. Ne satacağımız ne alacağımız da belli oldu. Oğlumuz bize şans getirdi. Şirketin büyümesi ile oğlumuzun büyümesi eş zamanlı devam ediyor.

RİSK ALMAYI SEVİYOR

Pek korkum yok, kaybetme korkum yok hala risk almaya devam ediyorum. Kaç yaşımıza kadar almaya devam edeceğiz bilemiyorum. İnanılmaz riskler alıyoruz. Kızdığımız bazı şeyler var. İkiyüzlü insanları sevmiyorum, söz tutmayan insanlardan çok hoşlanmıyorum. Ticari ahlaksızlıkları, normal hayattaki ahlaksızlıkları da sevmiyorum. Buna çanak da tutmuyorum, bununla ilgili herhangi bir girişimde de bulunmuyorum.