Bolu Haber, Gazete ve Firma Rehberi

Bolu ile ilgili internette aradığınız tüm soruların cevabını bulabileceğiniz internet sitesi.

Fahrettin GÜRKAN

22974 görüntüleme

Fahrettin GÜRKAN (Gürkan Kuruyemiş Sahibi)

Doğum: 9 Nisan 1963 Bolu / Hıdırşeyhler Köyü

Okul: İnkılap İlkokulu, Atatürk Ortaokulu, Ticaret Meslek Lisesi.

Meslek: Ticaret Erbabı

İş adamı doğmadım, iş adamı oldum

Fahrettin Gürkan doğduğu günden bu yana neredeyse baba mesleği kuruyemiş sektörünün içinde. Çocukluğunda işiyle ilgili anıları var, gençliğinde, bu gün ve gelecekte ki hayalleri, hatıraları hep işiyle ilgili.

Tohum toprağa ekilecek, filiz verecek, açacak, büyüyecek ürün olacak. En iyi ürün seçilecek Gürkanlar Kuruyemiş'te sofalarınıza evlerinize girecek. Muhabbet akşamlarında, dostlarınızla sürdürdüğünüz koyu sohbetlerde kenar süsü olarak kalacak. Gürkanlar Kuruyemiş bir iş hikayesi, aslında bir işe adanmış bir hayat hikayesi. Fahrettin Gürkan hatıralarını anlatıyor.

ÜZERİMİZE DÜŞENİ FAZLASIYLA YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ

Bolu'nun Hıdırşeyhler Köyü'nde 9 Nisan 1963 tarihinde doğdum. Üç kardeşten en büyüğüyüm. İlkokulu İnkılap İlkokulu'nda, ortaokulu Atatürk Ortaokulu'nda okudum. Liseyi Ticaret Meslek Lisesi'nde okudum. Çocukluğum gençliğim hep bu işin içinde geçti. İşimizi her gün biraz daha ileri götürmek için elimizden gelen gayreti gösterdik. Bulunduğumuz pozisyon itibariyle kendimize çok uygun bir yerde olduğumuzu düşünüyoruz. İnşallah ilerleyen zamanlarda çok daha iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum. Günün koşulları neyi gerektiriyorsa biz üzerimize düşen vazifeyi fazlasıyla yapmaya çalışıyoruz. 

BOLU'DA İLK DEFA MÜŞTERİYE SERVİS İŞİNİ BİZ BAŞLATTIK

Babamın 1965 yılında başlattığı Gürkan Kuruyemiş işletmesinin temelinden bu güne kadar hep oldum. Bu işletmeyi birlikte belli bir noktaya getirdik. Bolu'da ki ilk kuruyemiş firmalarından biri biziz ve Bolu'da ilk defa müşteriye servis işini biz başlattık. Firmamızı iyi yerlere taşımaya çalıştık. Fabrika yaptık, paketleme sistemlerimizi oluşturduk. İşyerimizi bu günkü haline getirdik. Perakende mağazalar açtık.

1969 YILINDA İLK DEFA 3 TEKERLEKLİ BİSİKLETLE BU İŞE BAŞLADIK

1965 yılında başlandığında biz işe kuruyemiş denildiğinde Bolu'da genelde leblebi ve çekirdek bilinirmiş. Leblebi şekeri gibi filan çok fazla çeşit yoktu. 1969 yılında ilk defa 3 tekerlekli bisikletle bu işe başladık. İlk sahaya açılmamız o zamanlara denk geliyor. O zamandan bu zamana kadarda ivmeler kazandırmaya çalıştık. Farklı mekanlarda zor şartlarda çalıştık.

YENİ FABRİKA İLE VİZYONUMUZU DAHA GENİŞ HALE GETİRECEĞİZ

Gürkan Kuruyemiş olarak 4 şubemiz var ve bir tanede toptan mağazamız var. Üretim fabrikamız var. Fabrikamızın yeni jenerasyonunu faaliyete geçirme aşamasında. İnşallah yakın zamanda bu fabrika ile vizyonumuzu daha geniş hale getireceğiz.

KURUYEMİŞ KÜLTÜRÜNÜ YAYGINLAŞTIRMAYA ÇALIŞIYORUZ

Biz yaptığımız ürünlerin tamamını tarladan alıp mamul haline getiriyoruz. Ürünlerde farklılıklar ortaya çıkartmaya çalışıyoruz. Bizim amacımız kaliteli mal alıp, kaliteli mal satmak. Bölgemizdeki tüketim alışkanlıkları diğer bölgelere göre biraz kısıtlı. Bizim hedefimiz bu alışkanlıkları değiştirerek ileriye doğru taşımak. Kuruyemişin ikram olarak daha fazla yaygınlaşmasını istiyoruz ve bu anlamda belli çabalarımız var. Bolumuzun bu anlamda kuruyemiş kültürünün yaygınlaşmasına ihtiyaç var.

İKİ OĞLUMDA BU İŞTE OLUR DİYE DÜŞÜNÜYORUM

1988 yılında 24 yaşında Aysel Hanımla evlendim iki tane oğlum var. İsimleri Fatih Buğra Gürkan ve Emre Gürkan. Her iki oğlumda eğitimlerini tamamlamak üzere. Büyük oğlum okulunu bitirdi. Yüksek lisansını yapıyor. Küçük oğlum da Bilgisayar Mühendisliği son sınıfta. İnşallah onlarda şirketin farklı yerlerinde görevlerini icra edeceklerdir diye düşünüyorum tabi kendileri bu durum uygun görürlerse.

HANGİ ÜRÜN ORTAYA ÇIKIYORSA KENDİM VE AİLEM YİYECEKMİŞ GİBİ ÜRETTİM

Ben bu güne kadar herhangi bir durumdan pişman olmadım. Bu güne kadar kendime olan özgüvenimle hareket ettim.Gürkan Kuruyemiş'te ne yapılıyorsa hangi ürün ortaya çıkıyorsa kendim ve ailem yiyecekmiş gibi ürettim. O yüzden bu güne kadar hiç tereddüt yaşamadım. Ticaret yaparken hep cesur oldum. Allah'ında yardımıyla bu günlere geldik çok şükür. Kiralık dükkanlardan kendi mülklerimize doğru geçiş yaptık. Başka mesleklerde başka işlerde çok daha iyi yerlere gelen arkadaşlarımız vardır ama bize bu sektörde olmamız gereken yerde olduğumuzu düşünüyorum.

SABIR İSTEYEN BİR İŞ

Bizim işimiz çok sabır isteyen bir iş çok da özveri isteyen bir iş. Sabahın erken saatlerinden başlayıp geç saatlere kadar devam eden bir iş tempomuz var.  Ürünü doğru yerde almak, doğru zamanda almak çok önemli. Bütün bu işler doğru şekilde ilerlediğinde doğru sonuca ulaşabiliyorsunuz. Dolayısıyla 365 günün her gününü kendine göre bir durumu kendine has özel bir noktası var.Bu durumu çok iyi değerlendirip analiz yapmak gerekiyor. Ben gençlerimizin yaptığı işi kalben yapmasını, yaptığı işten emin olmasını ve sonuçlarının da bu duruma bağlı verimli olacağını düşündüğüm için bu durumu çok önemsiyorum.

ÇOCUKLUĞUMU YAŞAYAMADIM

Çocukluğum bu işin içinde geçince tabi çok fazla oyun oynama fırsatım olmadı. Annemde örgü örerdi, okuldan geldiğimde ip sarar ona yardımcı olurdum. Yani yokluğu birebir yaşadım. O zamanda yokluk vardı maalesef evimiz yoktu, kiradaydık hiç bir şeyimiz yoktu. Anne baba kalender insanlardı. Bu günlere gelene kadar gerçekten çok badireler atlatıldı. Bu günlere geliniyor ama bu noktaya gelene kadar çok bedeller ödenmiş oluyor. Tabi bu durum çocuklarıma yansıdı. Biz çocukluğumuzu yaşayamadık onlar yaşasın istedim. Maddi manevi elimden ne geliyorsa yaptım. Onların eğitimleri daha iyi olsun diye elimden geldiği kadar yardımcı oldum. Büyük oğlum makine mühendisi oldu, yüksek lisan yaptı, yüksek makine mühendisi oldu, Dış Ticaret'i bitirdi. Ben üniversite hayatını yaşayamadım. Küçük oğlum bilgisayar mühendisliğini bitirdi.

KURALCI OLMAM ŞARTLARLA İLGİLİ

Aile içinde kuralcı bir babayım. Olmazsa olmazlarım var. İşimden asla taviz vermedim. Eşimle bir çok konuyu konuşarak çözerim. Çocuklarımızın geleceği için yapılması gerekenlerle ilgili eşimle hep konuşurum, istişare yaparım. Çocuklarım belki benim biraz sert mizaçlı bir baba olduğumu düşünüyorlar, haklılar belki de o konuda ama bu durum fıtratla alakalı, geldiğimiz yerle de alakalı. Bulunduğumuz yere gelebilmek için çok fazla fedakarlık yapmış olmanın da getirdiği bir durum.

BOLULU ESNAFIMIZA ÖRNEK OLUYORUZ

İş konusuna çok prensipli yaklaşıyorum. Örneğin İstanbul'da ve diğer illerde ki arkadaşlarımız Cumartesi günleri de tatil yapıyorlar biz yapamıyoruz. Onlar işe geç geliyorlar, ben işyerini sabah erkenden açıyorum. Bolumuzda bu konuda bir eksiklik var. Bolu'da "Bolu'nun yerlisi esnaflık yapamıyor hep dışarıdan gelen insanlar esnaflık yapıyor" Deniliyor, biz bu konuda Bolulu esnafımıza örnek olmaya çalışıyoruz. Çizgiyi biraz daha ileriye taşımaya çalışıyoruz. Bolulu esnaf bu şekilde olur diyoruz. Bolulu esnaf müşterisine güler yüzlü olur, müteşebbis olur, daha fazla istihdam sağlar diyoruz ve elimizden geleni yapıyoruz. Çevremizden bu konuda çok destek ve takdir alıyoruz ve bu durum biz çok mutlu ediyor.

BAŞKA İŞ DERSEM ŞÜKÜRSÜZLÜK YAPMIŞ OLURUM

Baba mesleği yerine başka bir ile uğraşmak gibi bir hayalim olmadı. O dönemin şartlarında bu imkana sahip olamayan insanlarda vardı, ben şimdi keşe başka bir şey diyecek olursam şükürsüzlük yapmış olurum. Bu işin yanında başka bir işle uğraşmakla ilgili derseniz tarım diyebilirim.  Çünkü ben tarım ve hayvancılıkla uğraşmayı seven bir adamım. Bir taraftan da tarımsal üretimle ilgili insanlarımıza bir vizyon kazandırmak gibi bir çabamız var. Bolu'da en çok ne yetişir? Bunu iyi araştırmak ve doğru tarım yapmak lazım. Bolu'da alışkanlık buğday ve patates dışında başka bir ürün ekilmez. İnsanımıza örnek olsun diye bu ürünlerin dışında tarımla uğraşmak isterdim. 

BAŞARISIZLIKTAN KORKARIM

Başarısızlıktan korkarım. Çok borçlanmaktan korkarım. Ayağımı yorganıma göre uzatırım risk alınacaksa alınır zaten ticaret cesaret işidir. Risk alınacaksa alırım. Ölçülü olmalı prensipli olmalı.

BİR KARAVANIM OLSA...

Vakit buldukça dostlarımla bir araya gelmekten hoşlanırım. Araçlara karşı bir ilgim var. Klasik arabaları ve yeni çıkan arabaları incelerim. Gençlik yıllarımda motosikletim vardı. Bizim zamanımızda araba sayısı çok azdı. 1963 model Dodgeler vardı. İlk plakalar vardı. Chevroletler vardı. Arkadaşımda Mustang vardı mesela o çok güzel bir arabaydı. Şimdilerde iste şöyle iyi bir karavanım olsun istiyorum. Ailemi alıp karavanla Türkiye'de görmediğimiz yerleri görmek isterim yada yurtdışında görmediğimiz yerleri görmek isterim. Her yaşın kendine göre keyifli tarafları var. Bu zamanı dolu dolu yaşamak isterim. Çocuklarımın geleceğine ilişkin yapılacak işleri yaptık ama  birde onların mürüvetlerini görmek isterim. Sporla ilgiliyim. Futbol maçlarını iyi takip ederim. Beşiktaşlıyım tabi aynı zamanda Bolusporluyum.

EĞİTİMİMİ TAMAMLAMAK İSTERDİM

Bir daha dünyaya gelsem ilk olarak çok iyi bir eğitim almak isterdim. Eğitimimi tamamlamak isterdim. Babamı iş hayatında yalnız bırakamadım. Üniversite sınavına girdim kazandım ama babamı yalnız bırakamadım. Vizyonumu daha geniş tutmak için iyi bir eğitim almak isterdim. Yurtdışında kendi işimizle alakalı iş yapan insanların neler yaptığını daha yakından görmek ve işimizi ona göre geliştirmek isterdim. Şuan dünya çok küçük. Bizim işe başladığımız zamanki gibi değil. Şuan bilgiye ulaşmak çok kolay. Bu işi yapmak ve profesyonel olarak yapmak çok önemli. Bütün bu gelişmelere bağlı olarak ihracata yönelik adımlar atmak isterdim.

MESLEK TERCİHLERİNE YARDIMCI OLDUM

Çocuklarımın meslek tercihlerinde yardımcı oldum. Büyük oğlumun matematikle ilgili başarısından dolayı onu yönlendirdim. İlk başlarda makine mühendisliği konusuna soğuk bakmasına rağmen daha sonra doğru karar verdiğine kendiside inandı. Şuan mesleğini seviyor. Güzelde işler yapıyor. Küçük oğlum elektronik cihazlara yatkınlığı olduğu için bilgisayar mühendisliğini istedi, bende onu kendi tercihine bıraktım. 

KALICI BİR HAYIR YAPMAK İSTERİM

Ölmeden önce gücüm yettiğince iyi bir eğitim kurumu yapmak isterim. Böyle bir hayrımın olmasını isterim. Kalıcı bir hayrımın olmasını isterim. Bunu yaparken de ismimi taşıyan filan bir yer olmasını istemem. Hiç ismimim anılmasın iş amacına ulaşsın isterim. Gücümüzün yettiği ölçüde bu bir eğitim kurumu olur, sağlık kurumu olur bilemiyorum. İnşallah bunu yapmak bir gün bize de nasip olur.  

AVRUPA'DA Kİ İŞ ADAMLARINI ÖRNEK ALDIM

Kendime örnek olarak Avrupa'da ki işadamlarını yakından inceledim. İşlerine verdikleri önem ve dürüstlüklerinin çok öne planda olduğunu gördüm. Hepsinin farklı farklı başarı durumları var. Kimileri ürünlerini gerçekten doğru pazara ulaştırmış ve kurumsallaşmış firmalar var, aile şirketi olarak işini çok iyi yapan firmalar var. Hepsini farklı farklı inceleyip kendimize örnek aldığımız tarafları oldu.

GENÇLER KÖYLERİNİ TARLALARINI TERK ETMESİNLER

Gençlere benim tavsiyem köylerden uzaklaşmamaya çalışmaları olabilir. Tarım ve hayvancılık konularından uzak durmasınlar. Köylere baktığımızda 55-60 yaş üzerinde olan insanlar tarım yapıyorlar.  Köydeki genç nüfusun ise tekstil atölyeleri yada herhangi bir fabrikada çalışarak yaşamını sürdürdüklerini öğrendiğimizde üzülüyoruz. Topraklarımızın varlığını sürdürmesinden yanayım ben. Tarımsal üretim konusunda yeni nesil meyvecilik ve tarım anlayışının ön plana çıkartılması lazım. Mesela ben yakınlarda bir tarlam olsa ceviz ve badem ekimi yaparım. Hem kazanç elde ederim hem de gençlerimize örnek bir çalışmanın içine girmiş olurum. Türkiye'nin farklı yerlerinde ürün almak için gidiyoruz ve hep aynı manzara ile karşılaşıyoruz. gençler kırsal alanda tarımsal faaliyetten uzaklaşmak istiyorlar. oysa doğru yapılabilse bir fabrikada bir atölyede yıl boyunca kazanabileceği gelirden çok fazlasını bir tek üründe kazanabilir.

EN ÖNEMLİ KONU DÜRÜSTLÜK

Bütün bunların dışında ne yaparsak yapalım en önemli konu dürüstlük. Allah herkese helal kazanç nasip etsin. Geleceğimizi iyi eğitimle, iyi koşullarda yetiştirerek ülkemizin iyi yerle geleceğini düşünüyorum. Herkes üzerine düşen görevi doğru ve sağlıklı bir şekilde yaptıktan sonra ülkemizin dilediği hedeflediği noktaya ulaşabileceğini düşünüyorum.