Haber: CANSU GÜRZ
Sağlık sisteminin ve sağlık yönetimi ile ilgili sorunları dile getiren SES Bolu Şube Eş Başkanı Serdar Koçyiğit, sorumlululara seslenerek; “Saplanan bıçak canımızı yakarken sorumlular, önlem alması gerekip de almayan sağlık yöneticileri lütfen hamaset yapmayın, timsah gözyaşı dökmeyin ve sorumluluğunuzu yerine getirin ki bizler işyerlerimizden beyaz kefenle değil üniformalarımızla canlı bedenlerimizle çıkalım.” dedi.
“ÖNLEM
ALAMAMA DURUMUNA KURBAN VERDİK”
Koçyiğit vefat eden güvenlik görevlisi Tuğrul
Okuldan’a Allah’tan rahmet dileyerek, “Dün gece ekibimizden bir arkadaşımızı
daha sağlık sistemine ve sistemin giderilmeyen sıkıntıları nedeniyle gelişen
sağlığı yönetememe, önlem alamama durumuna kurban verdik. Görevini yaptığı
sırada güvenlik görevlisi Turgut arkadaşımızın boynuna bir bıçak saplandı ve
gencecik bedeni soldu, hayalleri ve umutları mesai arkadaşlarının tüm
çabalarına rağmen yarım kaldı.
Esenyurt Devlet Hastanesi'nde çalışan güvenlik görevlisi Tuğrul Okudan'ın katledilmesini nefretle kınıyor, ailesine ve tüm sağlık emekçilerine başsağlığı diliyoruz.” ifadelerine yer verdi
“BU
YİTİRDİĞİMİZ KAÇINCI CAN”
Sağlık çalışanlarının çalışma koşullarından dolayı hayatlarını kaybettiklerini anlatan Serdar Koçyiğit,“Bu yitirdiğimiz kaçıncı can. Pandemi ile mücadelede ölüyoruz. İş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle ölüyoruz. Liyakatsız yöneticilerin mobbingi altında ağır çalışma koşullarında kalp krizinden ölüyoruz. Uzun çalışma saatleri ve nöbet sonrası uykusuzluk ve yorgunluktan dolayı kaza geçirerek ölüyoruz. Kışkırtılmış sağlık talepleriniz nedeniyle de hasta ve yakınları tarafından katlediliyoruz. Ölmeyip yaşamayı başaranlarımız ise sağlıklı ve güvenli olmayan çalışma koşulların da mutsuz ve kaygı ile yaşıyoruz.” şeklinde konuştu.
“ARKADAŞLARIMIZI
GİBİ İŞ CİNAYETLERİNDE KAYBEDİYORUZ”
Bolu Ses Başkanı Koçyiğit sağlık yöneticilerinin sorumsuzca davrandığını aktararak, “Biz artık bu ülkede hastanelerde hayat kurtarmak yerine arkadaşlarımıza ağıt yakmaktan, yas tutmaktan yüreğimiz acıyor, soluk alamıyoruz. Arkadaşlarımızı ambulans kazalarında, polikliniklerde, acillerde kırıma uğrar gibi iş cinayetlerinde kaybediyoruz. İş cinayetlerini önlemek bizlerin can güvenliğini korumak ve kollamak zorunda olan sağlık yöneticilerinin ölen arkadaşlarımızın arkasından yaptıkları sorumsuzca, aymazca açıklamalar ise biz de ki öfkeyi, isyanı ise daha da büyütüyor. Kahroluyoruz hepimiz.” ifadelerini kullandı.
“İNSAN
HAYATI BU KADAR DEĞERSİZ Mİ?”
Başkan Koçyiğit, umutları ve hayalleri için çalışan meslektaşlarına seslenerek ,“Soruyoruz birbirimize bu mu bize verilen değer? İnsan hayatı bu kadar değersiz mi? Bir bedenden, ya da bir sayıdan mı ibaretiz? Nedir bizi bu kadar önemsiz ve savunmasız kılan? Aslında cevabı da, ne yapmamız gerekeni de biliyoruz hepimiz. Sağlık sistemine greftler atayarak yamayanlara greftin tutmayacağını hep birlikte söylemezsek, omuzlarımızdaki yükleri birer birer atmazsak, haklarımızı ve haklı taleplerimizi hep birlikte haykırmazsak Turgut’un, Ekrem’in Büşra’nın, Tuba’nın, Halil’in, Abdullah’ın yarım kalan umutları ve hayalleri bir başka bedende ve isimde yarım kalmaya devam edecektir.” dedi.
“BU
SAĞLIK SİSTEMİ İLE ŞİFA DAĞITMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Şiddetin bir halk sağlığı sorununu dönüştüğünü
vurgulayan Başkan Serdar Koçyiğit, “Bu
sağlık sistemi ile şifa dağıtmak mümkün değildir. Bu sistem sağlık emekçileri
ve halk için daha fazla sağlıksızlık üretmektedir. Değersizleştirilen
mesleklerimiz, siyasilerin ve idarecilerin sağlık emekçilerine yönelik
hürmetsiz yaklaşımları ve kullandıkları dil şiddeti körüklemektedir.
Siyasal iktidarın yarattığı kutuplaşma ve çatışma ortamı, ötekileştirme politikaları toplumda şiddeti kültür haline getirmektedir. Adeta tüm toplum ruhsal açıdan çöküntü halindedir. Artık kültür haline gelen şiddet bir halk sağlığı sorununa dönüşmüştür. Özcesi bir bütün olarak şiddetin ortadan kaldırılması için sağlıklı ve güvenlikli çalışma ortamları kadar etkili bir adalet sistemi ve demokratik bir toplum ve yaşam kurma mücadelesine ihtiyaç var.” ifadelerini kullandı.
“KİMLERİN
HESAP VERMESİ GEREKTİĞİNİ DE BİLİYORUZ”
Sağlık alanında yaşanan olumsuzlukların sorumlularının belli olduğunun altını çizen Ses Bolu Şube Başkanı Koçyiğit, “Sorumlular belli, kimden hesap soracağımızı, kimlerin hesap vermesi gerektiğini de biliyoruz. Sağlık alanındaki iş cinayetlerinin sorumluları Sağlık Bakanı başta olmak üzere bu iktidarın sağlık belirleyicilerine etki eden her alandaki yöneticileridir. Yani; İş cinayetleri karşısında suskun kalan denetim yaptırmayan Çalışma Bakanı, cübbesini iliklemeye çalışan hukukçular, sağlıkta şiddeti engellemek için mecliste çalışma yapmayan hükümet ortaklarıdır.” şeklinde konuştu.
“SORUMLULUĞUNUZU
YERİNE GETİRİN”
Sağlık çalışanları ve hakları için mücadeleye
devam edeceklerini aktaran Serdar Koçyiğit, “Saplanan bıçak canımızı yakarken
sorumlular, önlem alması gerekip de almayan sağlık yöneticileri lütfen hamaset
yapmayın, timsah gözyaşı dökmeyin ve sorumluluğunuzu yerine getirin ki bizler
işyerlerimizden beyaz kefenle değil üniformalarımızla canlı bedenlerimizle
çıkalım. Başka bir sağlık sistemi ve başka bir yaşam mümkün. Vazgeçmiyoruz!
Kabul Etmiyoruz! Yaşamını yitiren tüm arkadaşlarımızın anısına bağlılığın
gereği mücadeleyi yükselteceğimizin sözünü veriyoruz.” dedi.