Bolu Haber, Gazete ve Firma Rehberi

Bolu ile ilgili internette aradığınız tüm soruların cevabını bulabileceğiniz internet sitesi.

Başkan Karsu’dan hükümete önemli uyarılar

Başkan Karsu’dan hükümete önemli uyarılar
CHP Bolu İl Başkanı Kazım Karsu, Ayasofya’nın ibadete açılma girişiminden, rekor düzeye ulaşan işsizliğe, ekonomik durgunluktan, Suriyelilere kadar birçok konuda kritik açıklamalar yaptı. Başkan Karsu; “Akşam aç yatılarak sabaha tok kalkılamayacağını anlayanların sayısı arttıkça hükümetin oyları düşüyor” dedi.

Dünyadaki pek çok hükümetin salgınla mücadele ederken bir yandan da vatandaşlarının maddi kayıplarını telafi etmeye çalıştığını vurgulayan Karsu, pandemi sürecinde maskelerin ücretsiz dağıtılamadığını, esnafın, çiftçinin, işçinin, sanayicinin kayıplarının hibe verilerek telafi edilemediğini, vergisini veren, askerliğini yapan, kanunlara uyan vatandaşların salgın döneminde yanında durulamadığını vurguladı. Bu dönemde yapılan desteklerin, "faizle borç vermek" olduğuna dikkat çeken Karsu, "Başka ülkelerin hükümetleri vatandaşlarına çek yazıp gönderirken, AKP-MHP hükümeti şu zor günlerde milletimize IBAN numarası gönderip bir de para istediler. Son bir yılda, 1 milyon 662 bin yurttaşımız işini kaybetmiş. Bu bir rekordur. Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin uygulamasıyla işinin başında olmayan ama çalışıyor gözüken yurttaşlarımızı dikkate alan 'fiilen iş başında olanlar', yani gerçekten çalışanların sayısı ise 1 yılda 4,5 milyon kişi, tek bir ayda ise 2,5 milyon kişi azalmış. Bu tabii korkunç bir rekor. Bu kadar insan işini kaybediyor ama TÜİK, 'son bir yılda işsiz sayımız 573 bin kişi azaldı' diyor. Nasıl oluyor? Nasıl işsizlik düşüyor? Cevap son derece basit, insanlarımız salgın nedeniyle, evinden çıkamıyor, iş arayamıyorlar, bir de umutlarını kesmişler. TÜİK de iş aramayanı işsizden saymıyor. İş aramayanlar arttıkça, ülkenin en önemli stratejik üstünlüğü olan iş gücü de düşüyor. Son 1 yılda 2 milyon 235 bin kişi iş gücünden çıkmış, bu da başka bir sevimsiz rekor’dur” dedi.

 AYASOFYA cami olunca dertlerimiz bitecek mi?

Türkiye’nin birçok sorunu varken hükümet tarafından gündeme Ayasofya’nın ibadete açılması meselesinin getirildiğini vurgulayan Karsu; “Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan 2019 yılında katıldığı bir televizyon programında ‘Bu oyunlara gelmeyelim, bunlar da tahriktir. Bu tahrik unsurlarını bozalım. Dünyanın çeşitli yerlerinde bizim binlerce camimiz var. Bunu söyleyenler acaba o camilerin başına ne gelir düşünüyor mu? Bunları düşünmeden söylüyorlar. Bunlar dünyayı tanımıyorlar. Muhataplarını bilmiyorlar. Ben bir siyasi lider olarak bu oyuna gelecek kadar istikametimi kaybetmedim” ifadelerini kullanmıştı. Gerçekten de Avrupa’daki Camileri böyle bir karardan sonra kiliseye çevirirlerse hükümet ne yapabilir? AKP hükümetinin siyasal İslamcı politikalarının güzel ülkemizi ne hale getirdiği ortadayken, kendi halkına 3 ay karşılıksız bakamazken, işsizliğe ve yoksulluğa hiçbir çözüm üretemezken durduk yerde Ayasofya’nın ibadete açılması konusunun gündeme getirilmesinin bir anlamı olmalıdır. AKP’nin oyu son yapılan anketlerde bilindiği gibi yüzde 30’lara kadar inmişti. O yüzden hükümet siyaseti sertleştirerek ve dini sembolleri alabildiğine kullanarak eski tabanını toparlayabileceğini düşünüyor olmalı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun da dediği gibi Ayasofya’nın ibadete açılması gibi bir ihtiyaç şu anda ülkemizde bulunmamaktadır. Dünya kültür mirası listesinde de yer alan ve ülkemizdeki en çok ziyaret edilen müze konumunda olan Ayasofya’nın artık iç siyaset malzemesi olarak kullanılmaması gerekiyor. Ben birçok kişiden farklı olarak ‘bu karar Danıştay’dan döner’ diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

 İdlib'de "bir ailenin yaşayabileceği konutlar" yapılırken, ülkemizdeki işsizlere para bulamıyoruz

 Başkan Karsu, Kuzey Suriye'de Türkiye tarafından yaptırılan briket evlere dönen Suriyeli sayısının 200 bini bulduğu yönündeki açıklamalara da değinerek  “Sayın Erdoğan; “İlk etapta 20 bin planlamıştık. 50 bine çıkaracağız. 50 bini yakalarsak İdlibliye rahat nefes verecek" dedi. Fakat Sayın Erdoğan İdlib'de "50 bin konuta çıkarılacak" yerleşimin bizlere kaça mâl olduğunu söylemedi. Suriye'nin kuzeyinde sürmekte olan askeri operasyonun da kaça mâl olacağını öğrenemediğimiz gibi, bunu da öğrenemeyeceğiz sanırım.  Türkiye Cumhuriyeti'nde, bizlerden toplanan vergiler yöneticilerin şahsi parası gibi muamele görmemelidir. İdlib'de "bir ailenin yaşayabileceği konutlar" yapılırken, salgın nedeniyle ülkemizde işsiz kalanlara bir türlü para bulamıyoruz. Hükümetin iflas eden ihvancı koridor yaratma hevesi ne zaman sona ederek? Sıra ne zaman Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının refahının artırılmasına gelecek? Sorunların çözümünün ‘Önce Türkiye diyen’, Laik, Çağcıl ve Seküler bir anlayıştan geçtiğini görmek için AKP-MHP hükümetinin daha neler yaşaması gerekiyor? yorumunu yaptı.