Mehmet Fatih Yalınız
Doğanay ayrıca, Özcan’ın belediye çalışanlarını keyfi olarak işten çıkartmayacağına dair noterden aldığı beyanla ilgili de açıklamalarda bulundu. Doğanay, “İnsan noterden neden kâğıt alır, sizin sözünüze kimse inanmaz güvenmez, borç ver dersiniz mesela, noterden imzalı kâğıt getireyim dersin, genelde araba satışlarında olur. Karşı taraf demek ki, söze itibar etmiyor.” diye konuştu.
AK Parti Bolu İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında basın mensupları ile bir araya gelen AK Parti Bolu İl Başkanı Nurettin Doğanay, CHP Bolu Belediye Başkan Adayı Tanju Özcan’ı eleştirdi.
“Tarih yine tekerrür etti”
Özcan’ın belediye çalışanlarına verdiği noterden tasdikli beyanla ilgili açıklamalarda bulunan Doğanay, “Tanju Özcan belediyeye gidip, elinde noterden tasdikli bir beyanla birlikte kimseyi keyfi olarak işten çıkartmayacağım, yerini değiştirmeyeceğim diye bir beyanda bulundu. O onu yaptığında benim aklıma hemen Gerede Tabakhanesi geldi. Bundan 5 yıl önce Gerede Tabakhanesinde işçilerin Tanju Özcan tarafından özellikle oraya gidip gelip, çalışanlarla işçiler arasında bir problem ortaya koymak için çaba sarf ettiği bir süreçte yine noterden bir beyanda bulunmuştu, ben sizin sorunlarınızın hepsini çözeceğim, çözemezsem 3 ay içinde istifa edeceğim demişti. Ayinesi iştir kişinin diye bir söz vardır. Burada yine tarih yine tekerrür etti, 3 ay içinde milletvekilliğinden istifa ederim diyen Tanju Özcan istifa etmedi, belediyeye geldi bu defa belediyede yine elinde bir kâğıtla birlikte orada belediye çalışanlarının hepsine bunu dağıttı.” dedi.
“Belediye çalışanları bize
emanettir”
Doğanay açıklamasına şöyle devam etti; “Şimdi şunu özellikle ifade etmek istiyorum. Belediyede çalışanların hepsi AK Parti iktidarı döneminde işe girmiş ve aynı zamanda da AK Parti iktidarı döneminde kadroya geçmiş kardeşlerimizdir. Öncelikle onlar bize emanettir, kendi emanetimizdir. İnsan noterden neden kâğıt alır, sizin sözünüze kimse inanmaz güvenmez, borç ver dersiniz mesela, noterden imzalı kâğıt getireyim dersin, genelde araba satışlarında olur. Karşı taraf demek ki, söze itibar etmiyor. İnanmadığı için sen de diyorsun ki, ‘siz bana inanmıyorsunuz, güvenmiyorsunuz bunun için de imzalı kâğıt veriyorum’ diyorsunuz. Noterden alınan imzalı kâğıt da şudur, bu imzanın bu şahsa ait olduğunun bir belgesidir, başka bir şey değildir. Keyfi olarak yapmayacağım diyorsun. Hukukçu olduğu için, ben hukukçu değilim ama bildiğim kadarıyla söyleyeyim, keyfi olarak çıkartmayacağım ama zorunlu kalırsam çıkarırım kısmı yok orada. Zorunlu kaldım çıkartırım. Bunlara artık vatandaşımız inanmıyor, güvenmiyor. Bugün geldiğimiz noktada şunu da söyleyeyim, artık vatandaş akşam yatıp, sabah kalkınca bir proje açıklayan, seçime 15 gün kala ihtiyaç sahiplerine kooperatif kuracağım diyerek, onları ev sahibi yapacağım diyerek bizim yaptığımız projeyi sahiplenerek, konuşuyor.”
“Belediye başkanı olmadan kaçak
yapıya başlamışsın”
Açıklamasının
sonunda CHP’nin Sağlık Mahallesi’nde açtığı seçim bürosunu da eleştiren
Doğanay, “Sen Sağlık Mahallesi’nde bir seçim bürosu açmaktan acizsin. Demek ki
kimse sana oradan yer vermedi. Gecekondu yapmaya başlamış izinsiz. Koskoca
Sağlık Mahallesi’nde bir seçim bürosu açamamış, demek ki kimse dükkânını
vermiyor oturup düşünmesi lazım. Kaçak olarak bir konteyner koymuş, belediyeden
de izin aldı mı almadı mı bilmiyorum. Sen belediye başkanı olmadan kaçak yapıya
başlamışsın. Ev sahibi olmayanlara ev yapacağım diyorsun, seçim bürosu açmaktan
acizsin be kardeşim. Bu milleti bu kadar da kandırma. Şimdi ne olacak bu? Bana
söyleseydi, ben bir seçim bürosu açıverirdim. Allah aşkına bu milletin aklıyla
alay etmeyin. Bu şu demektir; ben belediye başkanı olduktan sonra istediğim
yere istediğim konteyneri koyarım, istediğim binayı yaparım demektir.” dedi.