Bolu
Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından
“görevini yerine getirmediği” ve “suçu bildirmediği”
gerekçesiyle meslekten ihraç edilen, daha sonra da “silahlı terör örgütü
üyesi olmak” suçlamasıyla hakkında dava açılan tutuksuz sanık Yılmaz ve avukatı
katıldı.
Mahkeme
heyeti duruşma öncesinde sanık hakkında Askeri Ceza Kanununun 144’üncü maddesi
gereğince TCK’nın 257’nci maddesinin uygulanabileceğini hatırlattı.
Daha
sonra söz verilen cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasını mahkeme
heyetine sunarak, sanığa “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan 5
yıldan 10 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti.
Cumhuriyet
savcısının esas hakkındaki mütalaasına karşı savunma yapan sanık avukatı Ferit
Atalay, müvekkili hakkında darbe girişimini takiben başlatılan soruşturma ve
kovuşturma yapılmasına yer olmadığı kararı verildiğini belirterek, şöyle
konuştu:
“Daha
sonra bir talep üzerine müvekkilimiz hakkında terör örgütü üyeliği suçlaması
ile yeniden dava açıldı. Darbe girişiminden sonra ülkemizde ve Bolu’da yapılan
yargılamalarda öne çıkan önemli bir konu var. İlimizde o gece hiçbir olay vuku
bulmamış. Adli tutanaklarda da bu tespit yapılmıştır. Müvekkilim o tarihte
dönemin valisi Aydın Baruş’u telefonla arayarak olaydan haberdar etmiştir.
Ankara ve İstanbul’da yaşanan olaylarla ilgili bilgi vermiştir. Bolu’da hiçbir
sorun olmadığını ve valinin talimatlarına göre hareket edeceğini
bildirmiştir.”
Atalay, müvekkilinin kendisine gönderilen
sözde sıkı yönetim emrine uyacak hiçbir hareket yapmadığını iddia ederek,
“Kendisi tugay komutan yardımcısını yanına çağırarak toplantı yapmıştır.
Akabinde valiyi arayarak durumu yeniden kendisine anlatmış ve valinin
talimatları doğrultusunda hareket edeceğini bildirmiş. Müvekkilim bu esnada tüm
ilçeleri arayarak onların kaymakamla iş birliği yapma talimatı vermiştir. Aynı
saatlerde TBMM’de bulunan Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun’u arayarak Bolu’da bir
problem olmadığını da belirtmiş. Bolu’da kalkışmaya destek verecek hiçbir emir
talimat ve girişimi olmadığı görülüyor.” ifadelerini kullandı
Müvekkili
hakkında açılan bu davanın dönemin valisi Aydın Baruş’un beyanları sonucunda
açıldığını düşündüklerini öne süren Atalay, Türker Yılmaz’ın valiliğe geç
gittiği ve valiyi geç bilgilendirdiği iddialarının doğru olmadığını savundu.
Daha
sonra söz verilen tutuksuz sanık Yılmaz da, kendisinin 40 yıllık meslek
hayatında hiçbir terör örgütüne üye olmadığını ileri sürdü.
Meslek
hayatı boyunca vatana ve millete tehdit arz eden terör örgütleriyle, kanunların
kendisine verdiği yetki doğrultusunda mücadele ettiğini aktaran Yılmaz,
beraatine karar verilmesini istedi.
Mahkeme
heyeti, sanığa yöneltilen suçlamalardan “silahlı terör örgütü
üyeliği” suçunun gerçekleşmediğine kanaat getirdiklerini belirterek, bu
suçtan beraat etmesine karar verdi.
Darbe
girişiminin yaşandığı gece kendisine gönderilen sözde sıkıyönetim emrini il
valisine zamanında haber vermediği gerekçesi ile “görevinin gereklerine
aykırı hareket etme” suçunun gerçekleştiği kanaatine vardıklarını kaydeden
mahkeme heyeti, sanık Türker Yılmaz’a bu suçtan 1 yıl 8 ay hapis cezası vererek
hükmün açıklanmasını geriye bıraktı.
İDDİANAMEDEN
Bolu
Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, dönemin Bolu İl Jandarma
Komutanı Albay Türker Yılmaz’ın, darbe girişimi sırasında aldığı sıkıyönetim
mesajlarını vali ve cumhuriyet başsavcılığına bilgi olarak iletmediği, eski
Tugay Komutanı İsmail Güneşer ile darbeye ilişkin telefon görüşmelerinin
içeriğini bildirmediği, olayların nasıl neticeleneceği anlaşılana kadar pasif
ve kararsız bir tutum sergilediği ifade ediliyor.
İddianamede
ayrıca, darbe girişiminin başarısız olacağı anlaşılınca saat 05.00 sıralarında
valiye ayrıntılı bilgi veren Yılmaz’ın, Jandarma Genel Komutanlığı Harekat
Başkanlığının, darbe girişiminin engellenmesi amacıyla Ankara’ya takviye birlik
gönderilmesi talebini geri çevirdiği ve verilen emri uygulamadığı belirtiliyor.
Yasa
dışı emir ve mesajları personeline iletmediği, darbe karşıtı tavır gösterilmesi
konusunda emir ve talimat vermediği kaydedilen Yılmaz hakkında, “silahlı
terör örgütüne üye olmak” suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası
isteniyor.