Em. P. Kd. Bnb.
Kıbrıs Gazisi TESUD Bolu Şube Başkanı Ahmet Şerafettin Yamaner, 19 Eylül
Gaziler Gününü kutladı. Yamaner; “Türk Vatanseverliğinin, Türk Kahramanlığının,
Türk Fedakârlığının destanlaşmasına Gazilik denir. Bu destanı yazan kahramana
ise Gazi denir. Savaşa bizzat katılan, vatan ve milleti, namus ve şerefi
korumak adına canını bu uğurda vermeye adayanlara verilen bir unvandır” dedi.
19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla açıklamada bulunan ve
Bolu’dan Kıbrıs Barış Harekâtına 614 asker katılıp 7 şehidin olduğunu belirten
TESUD Bolu Şube Başkanı Ahmet Şerafettin Yamaner şunları kaydetti:
“Türk Vatanseverliğinin, Türk Kahramanlığının, Türk Fedakârlığının
destanlaşmasına Gazilik denir.
Bu destanı yazan kahramana ise Gazi denir. Savaşa bizzat
katılan, vatan ve milleti, namus ve şerefi korumak adına canını bu uğurda
vermeye adayanlara verilen bir unvandır. Biz Muharip Gazi olarak yüce
devletimizin bahşettiği bu unvanı, hayatımızın en büyük ödülü ve onuru
saymaktayız. 26.06.2002 Tarihli 4768 sayılı kanunla 19 Eylül “Gaziler Günü” olarak kabul edilmiştir. Türkiye
Muharip Gaziler Derneği 2847 sayılı kanun gereğince 16.06.1983 tarihinde 76
Kurucu üye tarafından kurulmuş olup, 66 Şube ve 58 Temsilciliği bulunan asker
kökenli bir sivil toplum kuruluşudur.
Bilindiği gibi Dünya Barışını korumak adına insani bir
amaç uğruna katıldığımız 1950 yılından 1953 yılına kadar devam eden Kore Savaşına
22.929 askerimiz iştirak etmiş 731 Şehit verdiğimiz bu savaşta kahramanca
savaşarak destanlar yazan Gazilerimizden bugün 1779’u hayattadır. 1974 yılında
1 ve 2’nci Kıbrıs Barış harekâtına 37.567 Askerimiz katılmış 498 Şehit
verilmiştir. Günümüzde Kıbrıs Gazilerinin 27.270 ‘i hayattadır. Halen kayıtlı
Gazi Üyemiz 23.000’dir. Bolu’dan Kıbrıs Barış harekâtına 614 Asker katılmış 7
Şehidimiz vardır.
“GAZİ
ONURLANDIRILMIŞ ASKERDİR”
Askerde en küçük rütbeli er’ den en büyük komutana nasıl
Mehmetçik deniyorsa Gazi unvanı da savaşa katılan herkes için kullanılmaktadır.
Gazi onurlandırılmış askerdir. Ömür boyu bu unvanı taşır. İsminin başına Gazi
kelimesinin konması o kimseye verilen en büyük payedir. 13 Eylül 1921’de kazanılan
Sakarya Zaferinin hemen sonrası 14/15 Eylül gecesi Batı Cephesi Komutanı İsmet
Paşa ile Genel Kurmay Başkanı Fevzi Paşa Edirne ve Kozan Milletvekilleri
sıfatıyla Büyük Millet Meclisi Reisliğine cepheden telgraf ile mareşallik ve
Gazilik önergesi verdiler. Mustafa Kemal Atatürk Sakarya Meydan Muharebesinde
atı üzerinde birlikleri kontrol ederken atının tökezlemesiyle taşların üzerine
düşüyor. Kaburga kemikleri kırılıyor. Beli orada sarılıyor. Çadırında sedye
üzerinde birliklerden gelen raporları inceleyip emirlerini veriyor. Sakarya
Meydan Muharebesini sonuna kadar kırık kaburgaları ile idare ediyor.
Yurdumuzun kurtarıcısı, Cumhuriyetimizin Kurucusu, Çağdaş
Türkiye’nin Önderi Atatürk’ e 19 Eylül1921’ de TBMM’nin çıkardığı bir kanunla
Gazilik unvanı veriliyor. Gaziler günümüz kutlu olsun.
Çanakkale destanını yazan, İstiklal Savaşını kazanan,
Kıbrıs’ta soydaşlarımızı Rum ve Yunan zulmünden kurtaran Yunanlıların ENOSİS
hayalini yok eden askerlerimiz gönlümüzün unutulmaz gazileridir.
“ŞEHİTLİK NE KADAR
ÖNEMLİ İSE ŞEHİTLİĞE GÖTÜREN YOLDA O KADAR ÖNEMLİDİR”
Şehitlik ne kadar önemli ise Şehitliğe götüren yolda o
kadar önemlidir. O da askerliktir. Ancak Gazi unvanını almanın önemi kadar bu unvana
sahip olanlara gerekli saygıyı göstermekte önem arz eder. Askerlik görevinin
faziletini ve yüceliğini Peygamberimiz şu sözlerle ifade etmiştir. “Bir gün ve
bir gece boyunca sınır boyunda nöbet tutmak gündüzleri oruçla geceleri de
namazla geçirilen bir andan daha hayırlıdır.” Nöbet başında ölen kimse için,
yapmak olduğu işin sevabı ve rızkı devam eder ve o kimse kabir azabından
uzaktır. Bu hatırlatma gününde Şehit ve Gazilerimizi anarak ve beraberliğimizi
daha da pekişmesine vesile olmasını temenni ediyor; başta Cumhuriyetimizin
Kurucusu, Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşları olmak
üzere tüm Şehit ve Gazilerimizi bir kez daha minnet ve şükranla anıyoruz.
